Uzaktan Eğitimde Kaos Sürüyor
26 Eylül 2020

Uzaktan Eğitimde Kaos Sürüyor

İLKHA

Köklü Değişim Medya

Koronavirüs tedbirleri kapsamında başlatılan uzaktan eğitim, altyapı sıkıntısı, dar gelirli ailelerin çocuklarının internet ve bilgisayar ihtiyacını karşılayamaması nedeniyle kaosa dönüştü. Aileler, teknolojik ürünler ve internetten alınan yüksek vergilerin düşürülmesi ve devletin taşın altına elini koymasını, ayrıca maddi durumu olmayanların bilgisayar ve internet gibi ihtiyaçlarının ivedilikle karşılanmasını talep ediyorlar.

Online olarak başlayan yeni eğitim döneminde öğrenci ve veliler, internet ve bilgisayar sıkıntısı yaşadıklarını, kimi ailelerin ise maddi durumları müsait olmadığı için bilgisayar alamadığını dile getiriyorlar. Ayrıca internet ve bilgisayarı olanlar da EBA sitesindeki sorunlar nedeniyle yayında sürekli kopma olduğunu, internet altyapısının zayıf olmasından dolayı derslerin anlaşılamadığından yakınıyor.

İLKHA’da yer alan haberde, Online olarak başlayan yeni eğitim döneminde yaşanan sıkıntılar hakkında öğrenci ve veliler, internette yaşanan kopma sorunları, EBA sisteminin çökmesi gibi sorunlarla birlikte birden fazla öğrencisi olan ailelerin bilgisayar ve internet temin etmede sorun yaşadıklarını ifade ederek buna bir çözüm bulunması talebinde bulundular.

"Bazen Derslerimin Yarısını Kaçırabiliyorum"

"EBA' ya da Zoom'a girince ikide bir sistemden atıp duruyor. Sistemden atınca yine girmeye çalışıyorum" diye yakınan 5'inci sınıf öğrencisi Tuğra Akın, "Derslerimi dinleyince yüz yüze eğitimin yerini tutmuyor ama yine de online eğitimde bir şeyler öğrenebiliyoruz. Sistemden atma sorunu düzeltilebilirse daha iyi olur. Bazen derslerimin yarısını kaçırabiliyorum. Yüz yüze eğitimde öğretmene rahatlıkla soru sorabiliyorduk. EBA' da soru sormak için parmak kaldıramıyoruz. Bir şey sorabilir miyim? demeliyiz. Zoom' da olduğu gibi EBA' da da sisteme girince direk görüntü açılması yeniliği gelebilir" önerisinde bulundu.

Ayrıca bir evde birden çok öğrencinin olması da büyük bir sorun. Derslerin çakışması ve evde bir bilgisayarın olması sebebiyle öğrenciler ya derslere katılamıyor ya da her gün akrabalarına ve müsait olan komşularına taşınmak zorunda kalıyor.

Online eğitimin yüz yüze eğitim gibi olmadığını söyleyen öğrenciler, Milli Eğitim Bakanlığı'nın telafi dersleri yapacaklarına ilişkin açıklama yaptığını hatırlatarak Tuğra Akın'ın annesi Sevgi Akın, o süreçte hiçbir şekilde EBA' ya giremediklerini söyledi.

Aileler İnternet Operatörlerinden ve Vergilerden Şikayetçi

Eğitime online olarak devam edilmesi sebebiyle operatörlerin de fırsatçılık yaptığını düşünen aileler, 12 ay ya da 24 ay taahhütle evlere internet bağlatma seçeneklerinin dayatıldığından da şikayetçi. Ayrıca devletin internet ve bilgisayar gibi teknolojik ürünlerden aldığı uçuk vergilere de aileler isyan ediyor. Aileler, zorunlu eğitim online olarak sürdürülecekse, vergilerin düşürülmesi, taahhütlerin kaldırılması ve ihtiyaç sahibi ailelere bilgisayar ve internetin devlet bütçesinde sağlanması çağrısında bulunuyorlar. Ayrıca eğitimde bu sıkıntıların yaşanacağı önceden belli iken devletin bu önlemleri almakta geç kaldığını ve hala alamadığını ifade ettiler.

Bu hususları dile getiren öğrenci velisi Nadiye Kurt, "İnternetlerin bu durumda daha indirimli olması gerekiyor. Çünkü çocuklar gün boyu internet kullanmak zorundalar. Kota aşılabiliyor. Bizim gibi daha birçok dar gelirli insan var. İnsanlar evini zor geçindirirken bir de internet faturaları yükseliyor. İnterneti kullanmaları için de ayrıca telefon veya bilgisayar almaları gerekiyor. Bunlar bizim için hep külfet. Ya devlet her eve bir tablet versin ya da çocukların faydalanacağı şekilde bize yardımcı olsunlar" çağrısında bulundu.

Kendisinin bekâr olduğunu ancak çevresinde çocuğu olan çok sayıda ailenin yeni uygulamadan dolayı mağdur olduğunu dile getiren Kurtuluş Başaran ise, eğitim sisteminden şikâyet ederek şunları söyledi:

Bir kere ülkenin ekonomik durumu, koşulları belli. Her evde internetin olmadığını biliyoruz. İnternet olsa bile evde 3 çocuk varsa bir bilgisayar var. Nasıl olacak? Nasıl derslere girecekler? Nasıl bir eğitim düzeni kurulacak? Bu konuda insanlar mağduriyet yaşıyor. Bir de eğitimde fırsat eşitliği olması gerekir. Mesela İstanbul Etiler'de yaşayan bir ailenin çocuğu ile Bağcılar'da yaşayan bir ailenin çocuğu aynı eğitimi alamıyor. İnternetli eğitime geçtiğinde hiç alamayacak. Doğudan veya Karadeniz'in ücra köylerinden hiç bahsetmiyorum. Bu eğitim sistemi ile bu ülkenin çocuklarından, gençlerinden nasıl bir beklentileri olabilir? Burada bir saçmalık var. 2002'de iktidara gelen bir hükümet var. Neredeyse 20 yıl oldu. 20 yıldır eğitim sistemi 50 defa bozuldu. Sürekli sınavların adı değişiyor. Her sene bir sınav adı var, artık takip edemiyorum. Çocuklar ne yaptıklarını bilmiyorlar. Çocuk ortaokula başlayıp son sınıfa geliyor birden sistem değişiyor. FETÖ'den sonra dershanelerin kapatılması bahanesiyle her taraf özel okul oldu. Özel okulda eğitim alan bir çocukla devlet okulunda eğitim alan bir çocuğun aynı eğitimi alması mümkün mü? Ya da parası olanlar şu anda 8-10 kişilik okullarda yüz yüze eğitim görebiliyorlar. Parası olmayanlar internette bir eğitim bile göremiyorlar. Bu koşullarda söylenecek tek söz rezalet!”

Altyapının olmaması ve nüfusun çoğunluğunu ekonomik durumunun ancak kendini zar zor geçindirmeye yettiği bilindiği halde, önlem alınmadan başlatılan uzaktan eğitimde tam bir kaos yaşanıyor. Aileler ve öğrenciler bu gidişattan memnun olmadıklarını dile getiriyor. İleriki günlerde Milli Eğitim Bakanlığının bu şikayetlere karşın nasıl bir önlem alacağı aileler tarafından merakla bekleniyor.