Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, Ankara ziyaretinde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile ortak basın toplantısında “Suriye'nin kalkınması için uluslararası iş birliğine hazırız” mesajı verdi.
Şeybani, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın, Suriye'deki yeni yönetimin Savunma Bakanı Murhef Ebu Kasra ve Suriye'deki yeni yönetimin İstihbarat Başkanı Enes Hattab'la gerçekleştirdiği 3+3 formatındaki toplantının ardından Fidan ile Ankara'da ortak basın toplantısı gerçekleştirdi.
Toplantıda “toprak bütünlüğü” vurgusu ve “uluslararası iş birliği” mesajı öne çıktı. Bilindiği üzere Batılı diplomatlar, Şam’ı ziyarette Suriye’ye maddi yardım ve yaptırımların kaldırılması için iş birliği ve seküler bir rejime işaret eden “kapsayıcı yönetimi” şart koşmuştu. ABD ise atılan adımları izleyip, ona göre hareket edileceğini açıklamıştı.
Basın toplantısında Fidan, Şeybani’nin temasları kapsamında Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın’ın da katıldığı bir çalışma toplantısının yer aldığını açıkladı.
Türkiye’nin Suriye’ye her alanda destek sağlamaya hazır olduğunu vurgulayan Fidan, bu çerçevede Ankara ve Şam’ın ikili işbirliğini kurumsal hale getirmek için çalıştığını söyledi.
Esat rejiminin devrilmesinin üzerinden bir aydan uzun süre geçtiğini hatırlatan Fidan, “Suriye’de yeni bir sayfa açıldı. Bu fırsatın Suriye’deki yeni yönetim ve uluslararası toplum tarafından doğru kullanılması gerekiyor” dedi. Fidan konuşmasında Suriye’de kapsayıcı bir yönetimin önemine vurgu yaptı.
Suriye halkının kendi ayakları üzerinde durmasına yardımcı olmanın gerekliliğinden bahseden Fidan, “Suriye’yi bir rekabet alanı değil işbirliği alanı olarak görmeliyiz” ifadesini kullandı.
Yaptırımların kaldırılması için diplomatik çabaların sürdüğünü söyleyen Fidan, “Yaptırımların kalkması halinde, ülkenin normalleşme süreci hızlanacaktır. Milyonlarca Suriyeli’nin ülkesine dönmesini mümkün kılacak koşullar yaratılacaktır. Suriye’nin DEAŞ gibi terör örgütleriyle mücadele kapasitesi artacaktır” diye konuştu.
Türkiye yönetimi ve halkına, Suriye'deki devrimden bu yana birlikte oldukları için teşekkürlerini sunan Şeybani, "Suriye ve Türkiye yeni bir tarih yazdı” açıklamasında bulundu. Şeybani, bunun kardeşlik üzerine kurulu bir tarih olduğunu ifade etti ve bölgedeki istikrarın sağlanması için bu kardeşliğin kurulduğuna işaret etti.
Şeybani’den Toprak Bütünlüğü Vurgusu
Yeni yönetimin Suriye halkının yaralarını sarmak istediğini belirten Şeybani, Suriye'nin toprak bütünlüğünün öneminin altını çizdi.
Şeybani, **"Toprak birliğimiz çok çok önemli. Merkezi hükümete bağlı, bütün topraklarımızın aynı çatı altında olmasını istiyoruz." ifadesini kullanıp, bu durumun Suriye'nin birliğini ve egemenliğini kazanabilmesindeki önemini vurguladı.
Türkiye ile Suriye ilişkilerinin çok yakın bir gelecekte yeni ufuklara doğru çeşitli alanlarda ivme kazanacağını söyleyen Şeybani, "Yeni yönetim, Suriye topraklarının Türkiye ve Türk halkına karşı tehdit olmaktan çıkarılması gerektiğine inanmaktadır." açıklamasında bulundu.
Şeybani, ayrıca Türkiye'nin yeni yönetime gösterdiği inanç nedeniyle teşekkürlerini iletti.
Uluslararası Yardım İstedi
Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, ülkesinin yeniden kalkınması için uluslararası desteğe ihtiyaç duyduğunu belirterek, "İster Arap ülkeleri olsun ister uluslararası toplum olsun, tek ses olmalıyız ve Suriye'ye destek olmalıyız” çağrısında bulundu.
Sıcak karşılama için Bakan Fidan'a ve kabulü için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür eden Şeybani, Türkiye ile ilişkileri her zaman desteklemeye devam edeceklerinin altını çizdi.
Şeybani’nin açıklamalarından öne çıkan diğer hususlar şöyle:
"-Suriye halkı diktatörlüğe karşı olduğunu ispat etti.
-Suriye'yi yeniden imar etmek için bir araya geldik. Suriye'nin bölgeyle ve dünyayla entegre olan bir ülke olması ve stratejik rolünü tekrar oynaması için var gücümüzle çalışacağız.
-Yıkılan Baas rejiminin Suriye halkının yararına değil. İnsanlara değil kurumlara dayalı olan ve tüm halkın yararını gözeten yeni bir ülke kurmaya çalışıyoruz.
-Suriye halkının birliğe ihtiyacı var. Yaralarını sarmaya çalışıyor. İstiyoruz ki herkes özgürlüğüne kavuşsun.
-Suriye bugün yeniden kalkınma için gerçek bir desteğe ihtiyaç duymaktadır. Biz uluslararası toplumdan, özellikle kardeş ve dost ülkelerden bu konuda yardım beklemekteyiz.
-Suriye'nin kalkınması için uluslararası iş birliğine hazırız. İster Arap ülkeleri olsun ister uluslararası toplum olsun, tek ses olmalıyız ve Suriye'ye bu şekilde destek olmalıyız.
-Suriye halkını kucaklayacağız, kurum ve kuruluşların egemenliğini yeniden kazandıracağız. Barış ve adalet için çalışacağız. Türkiye Cumhuriyeti'ndeki kardeşlerimizle bütün gücümüzle bunu yapacağız. Her iki ülkenin istikrarı ve halkın yararı için çalışacağız.
-Biz Suriye'yi kurtardıktan sonra bu varlıkların (SDG/YPG) olmasına gerek yok. Dolayısıyla biz her zaman olduğu gibi şunu taahhüt ediyoruz. Suriye'nin hiçbir şekilde hiçbir ülkeye, özellikle komşu ülkemize bir tehdit teşkil etmemesi gerekir.
-Bölgenin (Kuzey Suriye) tekrar merkezi hükümetin egemenliği altına girmesi ve Arap kimliğinin tekrar iade edilmesi için çalışmaktayız. Merkezi Şam yönetiminin bütün ülkede egemen olmasını istiyoruz.
Ulusal Diyalog Konferansı
-(Ulusal Diyalog Konferansı) Söz konusu konferans tüm Suriye halkının geleceğinin belirlenmesi için önemli.
-Suriye'nin bütün kesimlerinin uyum içerisinde kabul edebileceği bir diyalog olsun istiyoruz. Suriye halkından 1200 temsilcinin bu konferansa katılması söz konusu olacaktır. Siyasi, ekonomik, sosyal alanlar hepsi görüşülecektir.
-Bu konferansta Suriyeliler ilk kez kendi gelecekleri konusunda oturup konuşacaklar.”