Biden, Savunduğu Laik Kapitalist Nizamdan Şikayetçi
17 Ocak 2025

Biden, Savunduğu Laik Kapitalist Nizamdan Şikayetçi

Köklü Değişim Medya

ABD Başkan Joe Biden, Washington'da Beyaz Saray Oval Ofis'te yaptığı veda konuşmasında lideri olduğu ve dünyaya dayattığı laik kapitalizmin yansımalarından duyduğu rahatsızlığını dile getirdi.

ABD Başkanı Joe Biden, ulusa veda konuşmasında, Amerikalıların haklarını ihlal eden ve ülkedeki demokrasinin geleceğini tehdit eden ultra zenginlerden oluşan bir "oligarşi" ve "teknoloji-endüstriyel kompleks" hakkında sert uyarılarda bulundu.

Biden, pazartesi günü boşaltacağı Oval Ofis'ten yaptığı konuşmada, ‘servet ve gücün küçük bir azınlık arasında birikmesi’ konusunda uyarıda bulundu:

"Bugün Amerika'da, tüm demokrasimizi, temel hak ve özgürlüklerimizi ve herkesin ilerlemesi için adil bir şansı tam anlamıyla tehdit eden aşırı zenginlik, güç ve nüfuzdan oluşan bir oligarşi şekilleniyor. Gücün birkaç ultra zengin insanın elinde tehlikeli bir şekilde yoğunlaşıyor. Bu kişilerin gücü kötüye kullanmaları denetlenmezse tehlikeli sonuçlar doğurabilir."

Biden bahsettiği bu olumsuz tablo, ABD’nin lokomotifi olduğu laik kapitalist demokratik nizamı anlatıyor. Servetin elit azınlığın elinde toplanması ve çoğunluğa tahakkümü ilkesine dayanan kapitalizm, laik ve demokratik fikirlerle de tüm ahlaksızlıkların özgürlük kapsamında rahatça yaşanmasını sağlıyor.

ABD Başkanı, "Ülkemiz için gerçek tehlikeler oluşturabilecek bir teknoloji-endüstriyel kompleksinin potansiyel yükselişi konusunda da aynı derecede endişeliyim” diye ekledi.

Biden 15 dakikalık konuşmasında barışçıl bir iktidar devri için bir model önerdi ve adını anmadan halefi Donald Trump'la ilgili endişelerini ifade etti.

Biden'ın açıklamaları, dünyanın en zengin kişileri ve teknoloji endüstrisinin devlerinin son aylarda, özellikle de 5 Kasım başkanlık seçimlerindeki zaferinin ardından Trump'ın yanına akın etmesinin ardından geldi. Önceki seçimleri kazandığında yine zengin azınlık olmasına rağmen bu şikayetleri dile getirmemişti.

Milyarder Elon Musk, Trump'ın seçilmesine yardımcı olmak için 100 milyon dolardan fazla para harcadı. Meta'dan Mark Zuckerberg ve Amazon'dan Jeff Bezos gibi yöneticiler Trump'ın açılış komitesine bağışta bulundu ve yeni başkanın Florida'daki özel kulübüne ziyaretler gerçekleştirmişti. Enerji şirketlerinin Trump liderliğindeki Cumhuriyetçileri, teknoloji şirketlerinin ise Biden liderliğindeki Demokratları desteklediği seçimlerin yaşandığı ABD’de son seçimlerde bazı teknoloji şirketlere Trump tarafında geçiş yapmıştı.

ABD’de halkın oyunu alabilecek partilere oynayan dünyaca ünlü şirketler her seçimde milyarlarca dolar para yardımında bulunuyor. Bu yardımlarla seçim çalışmaları yürütülerek ciddi seçim propagandaları yapılıyor. Destekledikleri parti seçimi kazandığında ise bu şirketler pastadan paylarını alıyor ve daha da büyüyor. Böylece zengin azınlık, fakir çoğunluğa seçtikleri parti eliyle tahakküm ediyor, istedikleri kanunları çıkarabiliyorlar. Demokrasi adıyla pazarlanan bu sömürü nizamı bugün dünyadaki liderler ve “Servet içinizden zenginler arasında dolaşıp duran bir güç olmasın” ayetine rağmen Müslüman beldelerdeki yöneticiler tarafından meşru yönetim biçimi olarak lanse ediliyor.