Şara: “‘İsrail’ İle Doğrudan Müzakereler Yürütüyoruz”
12 Kasım 2025

Şara: “‘İsrail’ İle Doğrudan Müzakereler Yürütüyoruz”

Köklü Değişim Medya

ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray'da 10 Kasım'da bir araya gelen Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, ABD ziyareti sırasında Washington Post gazetesine açıklamalarda bulundu.

Röportajın başında ziyaretindeki en önemli amacın, Suriye ile ABD arasındaki ilişkinin yeniden inşasına başlamak olduğunu vurgulayan Şara, “ABD ile Suriye arasında ortak çıkarlar arıyorduk ve üzerine inşa edebileceğimiz birçok ortak çıkarımız olduğunu gördük” ifadelerini kullandı ve Suriye’nin istikrarsızlığı bölgeye etkileyebilir dedi. Şara ayrıca ‘İsrail’ ile doğrudan müzakereler yürüttüklerini ve bir anlaşmaya varma yolunda önemli mesafe katettiklerini beyan etti.

Suriye ve Irak’ta ABD’ye karşı savaşı ile ilgili soruya, “asil amaçlar uğruna savaşmak utanılacak bir şey değildir” diyerek yanıt veren Şara, ABD’nin bölgede yürüttüğü politikaların yanlışı olduğunu kabul eden çok sayıda Amerilkalı olduğunu söyledi.

Röportajda öne başlıklar şöyle:

Suriye'de Mezhepsel Şiddet Ve Azınlıklar

Suriye, şiddetli bir savaştan yeni çıkmış, diktatörlük ve ülkeyi 60 yıldır kontrol eden zalim rejimin yönetimi altında yaşıyordu. Şu anda bir geçiş döneminden geçiyoruz ve bu geçiş döneminde, istikrarlı ülkelerden farklı durumlar, koşullar ve yasalar söz konusu.

Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki İç Savaş bittikten bir yıl sonra her şey yoluna girdi mi? Yoksa savaştan bu kadar uzun, bu kadar yıl mı sonra? Devleti yeniden inşa etme, hukuku yeniden tesis etme ve yeniden kurma aşamasındayız. Ama Suriye'de hiçbir sorun olmadığını söylemiyorum. Hikâyenin sonu bu değil.

Bağımsızlık veya özerklik isteyen belirli grupların bireysel çıkarları vardır. Bu partilerden bazıları, çıkarları için gerekçe bulmak ister ve bu nedenle mezheplerini veya inançlarını bir şemsiye olarak kullanırlar.

Mezhepleri veya inançları için varoluşsal bir tehditten bahsediyorlar. Suriye'de 1400 yıldır farklı gruplarla, farklı dinî gruplarla bir arada yaşıyoruz. Hâlâ varız ve bu çeşitliliğe hâlâ sahibiz.

IŞİD İle Mücadele

10 yıldır [IŞİD] ile savaş halindeydik ve bunu Batılı bir güçle veya başka bir ülkeyle koordinasyonumuz olmadan yaptık.

Suriye bugün bu sorumluluğu üstlenebilecek kapasitededir. Suriye'yi bölünmüş halde tutmak veya hükümetin kontrolü dışında herhangi bir askeri güce sahip olmak, IŞİD'in gelişmesi için en uygun ortamı oluşturmaktadır.

En iyi çözümün, Suriye'de bulunan ABD birliklerinin [SDG'nin merkezi hükümetin güvenlik güçlerine] entegrasyonunu denetlemesi olduğuna inanıyorum. Suriye topraklarını koruma görevi devletin sorumluluğunda olacaktır.

İşgalci ‘İsrail’in Saldırıları

Soru: Suriye, ‘İsrail’ ordusunun defalarca saldırılarına maruz kaldı. Ayrıca Suriye topraklarını işgal ediyor ve özellikle Dürzi toplumu içinde mezhepçiliği körüklüyor gibi görünüyor. Suriye egemenliğini sadece iç güçlerden değil, dış güçlerden de nasıl korumayı planlıyorsunuz?”**

Suriye 50 yıl önce ‘İsrail'le savaşa girdi. Ardından 1974'te bir geri çekilme anlaşması imzalandı.

Bu anlaşma 50 yıl sürdü. Ancak [Esed] rejimi devrilince ‘İsrail’ bu anlaşmayı iptal etti. Suriye'deki varlığını genişletti, BM [barışı koruma] misyonunu sınır dışı etti ve yeni topraklar işgal etti.

8 Aralık'tan bu yana Suriye'de 1.000'den fazla hava saldırısı düzenlediler ve bunlar arasında Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Savunma Bakanlığı'nın bombalanması da vardı. Ancak Suriye'yi yeniden inşa etmek istediğimiz için bu saldırılara yanıt vermedik.

‘İsrail'in Suriye'de kaydettiği ilerlemeler güvenlik kaygılarından değil, yayılmacı emellerinden kaynaklanmaktadır.

‘İsrail’, Suriye konusunda endişeli olduğunu her zaman iddia etti çünkü İran milisleri ve [Lübnan'daki] Hizbullah'ın temsil ettiği tehditlerden korkuyor. Bu güçleri Suriye'den çıkaran biziz.

‘İsrail’ ile doğrudan müzakereler yürütüyoruz ve bir anlaşmaya varma yolunda önemli bir mesafe kat ettik. Ancak nihai bir anlaşmaya varmak için ‘İsrail'in 8 Aralık öncesi sınırlarına çekilmesi gerekiyor.

Amerika Birleşik Devletleri bu müzakerelerde yanımızda ve birçok uluslararası taraf bu konudaki bakış açımızı destekliyor. Bugün, Sayın Trump'ın da bakış açımızı desteklediğini ve bu konuda bir çözüme ulaşmak için mümkün olan en kısa sürede çaba göstereceğini gördük.

Soru: “Suriye, Şam'ın güneyindeki bölgenin silahsızlandırılmasını kabul eder mi?

Tüm bir bölgenin silahsızlandırılmasından bahsetmek zor olacak, çünkü herhangi bir kaos yaşanırsa onu kim koruyacak? Bu silahsızlandırılmış bölge bazı taraflarca ‘İsrail'i vurmak için bir fırlatma rampası olarak kullanılırsa, bundan kim sorumlu olacak?

Ve sonuçta burası Suriye toprağıdır ve Suriye kendi toprağıyla ilgili konularda özgürce hareket edebilmelidir.

‘İsrail’, Golan Tepeleri'ni korumak için işgal etti ve şimdi de Golan Tepeleri'ni korumak için Suriye'nin güneyinde koşullar dayatıyor. Dolayısıyla birkaç yıl sonra, Suriye'nin güneyini korumak için Suriye'nin merkezini işgal edebilirler. Bu yolda Münih'e varabilirler.

Rusya İle İlişkiler

Soru: “Eski Suriye lideri, esasen Vladimir Putin hükümeti tarafından korunuyor ve Moskova'da bulunuyor. Bu konuyu Ruslarla görüştünüz mü? İşlediği suçlardan dolayı yargılanmak üzere geri gönderilmesini talep ettiniz mi?

10 yıldır Rusya'yla savaş halindeydik, çok zordu, çok çetin bir savaştı. Beni defalarca öldürdüklerini duyurdular.

Rusya'ya ihtiyacımız var çünkü [BM] Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesi. Bazı konularda oylarının bizim tarafımızda olmasına ihtiyacımız var ve onlarla stratejik çıkarlarımız var. Rusya'yı Suriye konusunda alternatif veya başka seçeneklere zorlamak istemiyoruz.

Beşşar Esad meselesi Rusya için sıkıntılı ve onlarla ilişkilerimiz henüz başlangıç aşamasında. Suriyeliler olarak Esad'ın adalete teslim edilmesi çağrısında bulunma hakkımızı koruyacağız.