Rıdvan Kaya: Kürt Sorunu Ulusçu Dayatmanın Ortaya Çıkardığı Siyasal, Toplumsal Bir Sorundur
17 Haziran 2021

Rıdvan Kaya: Kürt Sorunu Ulusçu Dayatmanın Ortaya Çıkardığı Siyasal, Toplumsal Bir Sorundur

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Dergisi 2021 Haziran sayısını “Kürt Meselesi ve Çözüm Arayışları” başlıklı bir Soruşturma Dosyası olarak çıkardı. Soruşturmaya katılan Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (Özgür-Der) Genel Başkanı Rıdvan Kaya, Kürt sorununun özü itibariyle ulusçu dayatmanın ortaya çıkardığı siyasal, toplumsal bir sorun olduğu söyledi.

Soruşturma yazısına Cumhuriyet öncesindeki devlet-toplum ilişkisini hatırlatarak başlayan Rıdvan Kaya konuya ilişkin tespitini şu ifadelerle gerekçelendirdi: “Osmanlı devlet ve toplum yapısı millet/din esasına göre şekillenmiş bir yapıydı. Etnik temelli bir ulus anlayışına dayanmıyordu. Bu yüzden Kürtlerin ya da bir başka Müslüman etnik topluluğun dışlanması veya olumsuz manada bir ayrımcılığa maruz kalması genel manada söz konusu değildi. Bununla birlikte gerek yönetim zaafından gerekse de sosyo-ekonomik birtakım sorunlar nedeniyle Anadolu ve Kürdistan coğrafyasında ortaya çıkan tepkiler zaman zaman büyüyerek isyana dönüşebilmiştir. Bunları daha ziyade yerel karakterli isyanlar olarak görmek gerekir. Bu durum ulusçuluk akımının Avrupa’dan tüm dünyaya taşındığı ve Osmanlı coğrafyasına da sirayet ettiği 19. yüzyılın son dönemlerinden itibaren ise farklı bir mahiyet kazanmıştır.”

“Kürt Meselesi ve terör sorunu aynı mı yoksa farklı farklı şeyler midir?” sorusunu ise gerçeklerle yüzleşmek istemeyen devletçi bakış açısı ile birlikte, Kürt milliyetçiliğinin devletin politik çelişkilerini istismar etmesine dikkat çekerek cevaplayan Rıdvan Kaya şöyle konuştu**: “Yaşanan süreç Kürt sorununa farklı boyutlar kazandırmıştır. PKK bağlamında terör sorunu da bu boyutlardan biridir. Gelinen yer itibariyle sorunu PKK/terör olgusundan tümüyle bağımsız bir düzlemde ele almak zorlaşmış olmakla birlikte, indirgemeci bir mantıkla sorunun tümüyle PKK/terör olgusuna hasredilmesi de doğru değildir, saptırıcı bir tutumdur. Ne var ki sorunu üreten zihniyeti ve politikaları tartışmak ve bunlarla yüzleşmek istemeyen devletçi bakış açısı konuyu terör olgusuna hapsetmeyi tercih etmektedir. Buna karşın Kürt milliyetçiliğine dayanan yaklaşım ve bunu destekleyen çevreler ise sorunu sadece devlet politikasının çelişkileri zemininde ele alıp, PKK’nın ürettiği vahşi şiddet olgusunu örtmeye, gizlemeye çalışmaktadırlar. Adil tutumsa bir yandan terör olgusunu mahkûm ederken, diğer yandan Kürt sorununun varlığıyla yüzleşmeyi gerektirir.”**

Kaya: HDP Kürt halkının değil, Kürt milliyetçiliğinin temsilcisidir

Erken seçim ya da 2023 seçimleri ittifak zeminlerinde Kürt Meselesinin partiler veya iktidar tarafından değerlendirilip değerlendirilmeyeceğine de değinen Özgür-Der Başkanı Rıdvan Kaya, “Kürt sorununa seçim süreçlerinde oy kaygısı ile yaklaşılan bir gündem olarak yaklaşmanın tutarsızlığı açıktır. Gerçekçi ve samimi bir çözüm çabası, öncelikle sorunun kaynağını doğru tespite yönelmek zorundadır. Bu ise mutlaka resmî ideoloji ile yüzleşmeyi gerektirir. Bu tür bir tutumu şu an itibariyle gerçekçi bir beklenti olarak görmek ise maalesef mümkün değildir. İfadelerini kullandı.

Soruşturmada kendisine sorulan “Kürt Meselesinin sizce HDP ve terör sorunu üzerinden konuşulması doğru mudur? HDP Müslüman Kürt halkını ne kadar temsil ediyor?” sorusunu cevaplandıran Rıdvan Kaya şunları söyledi:

“HDP’yi Kürt halkının değil, Kürt milliyetçiliğinin temsilcisi, sözcüsü olarak görmek gerekir. Elbette Kürt milliyetçiliği Kürt halkı içinde ciddi bir tabana ulaşmıştır. Bu gerçeği inkâr etmemiz mümkün değildir. Bu yönüyle Kürt sorunuyla bağlantılı olmakla birlikte Kürt milliyetçiliğinin ayrı bir sorun olarak ele alınması gerekir. Türk milliyetçiliğine olduğu gibi Kürt milliyetçiliğine de Müslümanlar olarak hiçbir şekilde meşruiyet ya da sempati göstermemiz söz konusu olamaz. Bilakis İslâmi kimliğimiz bu tür cahilî anlayışlarla mücadele etmeyi gerektirir. Öte yandan Türk milliyetçiliği zemininden kalkarak HDP’yi mahkûm etmeye yönelik çabaların Kürt halkı nezdinde tepkiye yol açtığı ve HDP’yi mağdur konumuna oturttuğu da bir gerçektir. Kemalizmi tartışmadan Apoizmi mahkûm etmeye yönelik söylemler, tavırlar adil ve gerçekçi olmayacaktır. Bu noktada Kürt sorununa da, Türk sorununa da gerçek manada çözümü ancak “Ümmet” perspektifiyle hareket eden Müslümanların geliştirebileceği sorumluluğu ve özgüveni içinde hareket etmek durumundayız.”

Sayın Rıdvan Kaya’nın “Kürt Meselesi ve Çözüm Arayışları” SORUŞTURMA cevaplarının tamamını buradan okuyabilirsiniz.

Köklü Değişim Dergisi 2021 Haziran Sayısında Rıdvan Kaya ve diğer 9 katılımcıya sorulan SORUŞTURMA sorularını ve katılımcıların verdikleri cevapları sizler için haberleştirmeye devam edeceğiz.

#KürtMeselesiNasılÇözülür