Mısır ordusundan görev yapan askerler, Sisi rejiminin Gazze’de yaklaşık 9 aydır süren katliama karşı eylemsizliği ve son olarak Refah sınırında işgalci Yahudi varlığının iki Mısır askerini katletmesinin ardından süren sessizliğinden rahatsız.
Sina-Gazze sınırındaki askerler, Sisi hükümetinin kendi askerlerinin öldürülmesi konusundaki sessizliğini ve ‘İsrail’ zulmüne karşı eylemsizliğine tepki gösteriyor.
İsimlerinin açıklanmasının istemeyen askerler, "Yardım edebileceğinizi bilmek acı verici, ancak zincirlenmiş durumdasınız ve insanlarınızı katliamdan kurtarmak için yardım edemiyorsunuz" ifadeleriyle içinde bulundukları durumu ifade etmeye çalıştılar.
Mısır ordusunda görev yapan askerler MEE’ye (Middle East Eye) şu açıklamalarda bulundu:
“Gece gündüz eğitim yapıyoruz ve Siyonist düşmana karşı marşlarımızı tekrarlıyoruz ve ordunun ne kadar hazır olduğuna dair övünen özel haber bültenleri duyuyoruz, ancak bu düşman binlerce kardeşimizi öldürürken boş oturuyoruz."
Mısırlı yetkililerin sessizliği karşısında, Refah sınırı yakınında İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalarda hayatını kaybeden Faiyumlu iki asker geçen ay memleketlerinde toprağa verildi.
Her ikisi de 22 yaşında olan Abdullah Ramazan ve İbrahim İslam Abdelrazzak’a, halk sahip çıkaıp kahraman ilan ederken, askeri bir cenaze töreni yapılmadı. Üst düzey bir açıklama ya da devlete bağlı medyada haberleri yer almadı.
Bu konuda açıklamalarda bulunan askerler hükümetin hayatını kaybeden askerlere saygısızlığını dile getirdi.
Ömer takma ismini kullanan asker, "Nasıl oluyor da Şehit Ramazan'a hürmet gösterilmiyor, adı anılmıyor ve cenazesinde yüksek rütbeli askerler bulunmuyor?" diyerek askerlerin sahipsizliğine dikkat çekti.
"En alt rütbeli polis memuru bir araba kazasında ölünce, askeri cenaze töreni yapılıyor ve Siyonistlerle savaşan Ramazan gizlice gömülüyor. Ne yazık!" diye de ekledi.
Kanım Boşa Gidecek
Ramazan'ın vefatından sonra üstlerinin onları sakinleştirmeye çalıştığını söyleyen Ömer, şöyle devam etti:
"Düşman, Filistinlilerin öldürülmesini meşrulaştırmak ve bunu ‘İsrail'in her taraftan saldırıya uğradığını dünyaya anlatmak için propaganda olarak kullanmak için bizi kullanıyor.”
Açıklamada buluna hem Tevfik hem de Ömer, mevcut diplomatik durumda operasyon sırasında ölmeleri halinde ölümlerinin bir hiç olacağından endişe ediyor:
“Şehit olursam kanımın boşa gitmesinden endişe ediyorum. Ramazan öldü ve onu savunmak için tek bir kurşun bile atılmadı.”
Tevfik, askerlerin de benzer korkular yaşaması nedeniyle birliğinde morallerin düşük olduğunu ifade etti.
ABD eski başkanı Trump’ın “favori diktatörüm” diyerek hitap ettiği Abdulfettah Sisi, 3 Temmuz 2013 tarihinde seçilmiş ilk CUmhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi askeri darbeyle devirip Mısır yönetimini ele geçirdi. Sisi, bölgede ABD ve ‘İsrail’in çıkarlarını koruyan bir diktatör olarak öne çıkarken, halk ve askerler bu durumdan rahatsız. Ülke ekonomisini yolsuzluklarla çöküşün eşiğine getiren Sisi rejimi, ABD ve bölgedeki müttefiklerinin maddi yardımıyla ayakta tutuluyor.