ABD, Sudan'daki savaşı sona erdirmek için üç aşamalı bir plan öne sürdü

Köklü-Değişimi-ABD'den--Aşamalı-Sudan-Planı.jpg

**ABD Başkanı Donald Trump’ın Afrika'dan Sorumlu Kıdemli Danışmanı Massad Boulos,** Sudan’daki çatışmaların sona erdirilmesine ilişkin üç aşamalı bir plan sundu. 

Al Arabiya - Al Hadath kanalına konuşan kaynaklar, dün aktarılan bu önerinin kapsamlı bir ateşkes süreci, insani erişimin açılması ve siyasi geçiş planını içerdiğini aktardı. 

Askeri başlık, ülkede ateşkesin sağlanmasını, insani yardımın tüm bölgelere ulaşabilmesi için gerekli koridorların açılmasını ve temel hizmetlerin yeniden işlemesi hedefine dayalı. Ayrıca ateşkesi izlemek üzere uluslararası bir komite kurulması, sahadaki denetim mekanizmalarının uygulanması ve sivillerin korunması da önerinin bir parçası olarak yer alıyor. Bu düzenlemelerin, ateşkes sonrası dönemde olası ihlallerin hızla ele alınmasına katkı sağlayacağı ifade ediliyor.

Siyasi yol haritası ise sürecin sivil güçler tarafından yürütülmesini, eski rejim unsurları ile İslamcı grupların sürecin dışında bırakılmasını planlıyor. Bu aşamanın, tarafların ateşkese onay vermesiyle başlayacak ve insani yardımların güvence altına alınmasını da içerecek tam kapsamlı bir barış sürecine kapı aralayacağı düşünülüyor.

**Kapsamlı Askeri Reform**

Önerinin önemli bir diğer maddesi ise kapsamlı askeri reform programı. Buna göre, Sudan ordusu ve güvenlik kurumlarında **Müslüman Kardeşler’e** bağlı unsurların tasfiyesi, silahlı grupların entegrasyonu veya dağıtılması ve tüm bu yapıların yeniden düzenlenmesi planlanıyor. Sürecin sonunda birleşik, profesyonel ve sivil otoritenin emrinde bir güvenlik yapısının ortaya çıkması hedefleniyor. Amerikan planında, bu reformun yalnızca ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından belirlenemeyeceği, tüm Sudanlıları ilgilendiren ulusal bir süreç olması gerektiği de vurgulanıyor.

Boulos, eylül ayında Sudan hükümeti ve HDK’ya, ülkede süren savaşı sona erdirmeyi amaçlayan bütüncül bir süreç kapsamında ateşkes içeren bir yol haritası sunmuştu. Ancak Boulos 25 Kasım’da yaptığı açıklamada, Sudan’daki çatışmanın iki tarafının da ateşkes önerisine onay vermediğini belirterek, tarafları ön koşulsuz şekilde Washington’ın planını kabul etmeye davet etti. Bu adımın, şiddetin durdurulmasına ve siyasi sürecin yeniden başlaması için uygun koşulların oluşturulmasına katkı sağlayacağı ileri sürüldü.

Sudan’daki savaşa insani ara verilmesinin hayat kurtarmak açısından zorunlu olduğunu vurgulayan Boulos, bu adımın sürdürülebilir bir diyalog ve ülkede sivil yönetime geçiş yolunda kritik bir aşama olduğunu ifade etti. 

**ABD Aynı Planı Tekrar Devreye Alıyor**

Askeri güçleri yardımıyla Sudan’da hegemonyasını koruyan ABD daha önce de bu tip planları öne sürmüş uygulamaya geçilmiş ancak askeri süreç bitip iş İngiltere eksenli siyasi partilerin yönetimi ele almasına gelince askeri darbeler yapılarak tekrar başa dönülmüştü. 

ABD’nin nüfuzunu korumak ve yönetimin İngiltere ve Avrupa eksenli sivil partilere geçmemesi için Sudan’da 2023 Nisan ayında başlatılan iç savaş Ordu Komutanı Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK/RSF) Komutanı Muhammed Hamdan Daglu (Hamideti) arasında bölünmeye doğru giden çatışmaların gölgesinde şiddetli bir şekilde sürüyor. Savaş tüm şiddeti ile sürerken Sudan’da açlık ve insani kriz baş gösteriyor ve el değiştiren bölgelerde kalan siviller katliama tabi tutuluyor.

**Sudan’da ABD-İngiltere Egemenlik Çatışması**

Washington, 30 yıldır Sudan’da nüfuzunu koruyan Ömer El Beşir’i 2019 yılında protestolar sonucu devirip, ardından egemenliği elinde tutabilmek için Sudan ordusunu devreye sokmuştu.

21 Ağustos 2019 tarihinde imzalanmış ve ilk başta askerlerin Başkanlık Konseyi’ne başkanlık etmesi kararlaştırılmış daha sonra İngiltere ve Avrupa’ya yakın sivil bileşenlere Kasım 2021’de Konsey’e başkanlık etmeye başlaması konusunda anlaşma sağlanmıştı. ABD ordu ile kurduğu egemenliği, sivillerin yani siyasi partilerin eliyle İngiltere’ye geçmesini engellemek için Sudan Savunma Bakanı Korgeneral Yasin İbrahim ile 21 Eylül 2021 tarihinde yani sivillerin görevi devralma tarihinden iki ay önce yaptığı açıklamada bir darbe girişiminin önlendiğini duyurdu. Ardından hükümetin feshedilmesi talepleri gündeme geldi ve fiilen feshedildi ve anayasa belgesi sona erdi. Bugün ise aynı senaryo tekerrür ediyor.

Sudan’da 5 Aralık 2022 tarihinde Çerçeve Anlaşması imzalanmıştı. Çerçeve Anlaşması, 6 Nisan 2023 tarihinde nihai imzanın atılmasını ve 11 Nisan 2023 tarihinde de sivil hükümetin kurulmasını öngörüyordu fakat 15 Nisan 2023 tarihinde ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında aniden şiddetli çatışmalar patlak vermişti. Böylece yeniden aynı senaryo ile iktidarın İngiltere eksenli sivil yönetimin eline geçmesi önlenmişti.

Sömürgeci Batılı devletlerin yerel iş birlikçileri vasıtasıyla sürdürülen nüfuz çatışması nedeniyle Sudan’da kan akmaya, açlık ve sefalet hüküm sürmeye devam ediyor. 


ABD’den, Üç Aşamalı Sudan Planı

Trump, ‘İsrail’den Suriye ile güçlü ve gerçek bir diyalog kurmasını istedi 

Köklü-Değişi,m,-Trump'tan-Şara'ya-Övgü.jpg

ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, işgalci ‘İsrail'e Suriye ile "güçlü ve gerçek bir diyalog kurması" çağrısında bulundu.

Trump’ın pazartesi günü Truth Social'da yaptığı açıklama, işgalci ‘İsrail’in Suriye’ye son saldırı akınını başlatmasından birkaç gün sonra geldi.

Trump, ayrıca Suriye'nin **"müreffeh bir devlete dönüşmesine engel olacak hiçbir şeyin olmamasının"** kritik derecede önemli olduğunu da sözlerine ekledi.

Söz konusu saldırılar Şam kırsalında meydana gelmişti. 13 kişinin hayatını kaybettiği saldırıyı Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet eş-Şara liderliğindeki hükümet, “savaş suçu” olarak nitelendirip, kınamıştı.

İşgalci ‘İsrail’ güvendiği Beşşar Esed’in devrilmesinin ardından yeni yönetimin eline geçen silahları yok etmek için bir yandan Suriye topraklarına yüzlerce saldırı düzenlerken bir yandan da Suriye'nin güneyindeki işgalini genişletmeyi sürdürüyor. 

Paylaşımında, işgalci ‘İsrail'in son askeri harekatına doğrudan bir atıf yapmayan Trump, Şara liderliğindeki yeni Suriye hükümetini övdü. Hükümet, **"yıllarca süren iç savaşın yarattığı mezhep çatışmalarını aşarak ülkeyi birleştirme"** sözü vermişti.

Trump, **"ABD, Suriye'de sergilenen yoğun çaba ve kararlılığın getirdiği sonuçlardan son derece memnun"** diyerek Şara’ya kefil olduğuna işaret etti ve şöyle devam etti:

**“Biz, Suriye hükümetinin amacına uygun şekilde önemli adımlar atmaya devam etmesini sağlamak için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz; bu da gerçek ve refah içinde bir ülke inşa etmek anlamına geliyor. 

Trump, paylaşımında ayrıca Şara’yı, **"iki ülke arasında istikrarı teşvik eden bölgesel bir lider"** olarak nitelendirdi övgülerine devam etti:

**“Suriye’nin yeni Devlet Başkanı Ahmet eş-Şara, iyi gelişmelerin gerçekleşmesi için titizlikle çalışıyor. Bu çabalar hem Suriye'nin hem de ‘İsrail'in uzun ve refah dolu bir ilişkiye sahip olmasını sağlayacak."**

Trump’ın paylaşımından kısa bir süre sonra işgalci ‘İsrail’ Başbakanlık Ofisi, Binyamin Netanyahu'nun ABD Başkanı ile telefon görüşmesi yaptığını, **‘Hamas'ın askeri kapasitesinin tasfiye edilmesi ve Gazze Şeridi'nin silahsızlandırılmasının önemi ve kararlılığı’ konusunda görüştüğü ve İbrahim anlaşmalarının genişletilmesini ele aldığı detayını paylaştı.

İşgalci 'İsrail'den yapılan açıklamaya göre, iki lider "Hamas'ın askeri kapasitesinin tasfiye edilmesi ve Gazze Şeridi'nin silahsızlandırılmasının önemi ve kararlılığı" konusunda görüştü ve barış anlaşmalarının genişletilmesini ele aldı.

Görüşmede Suriye’deki saldırıların ele alınıp alınmadığı belirtilmedi, ancak Trump’ın Netanyahu’yu “yakın zamanda” Beyaz Saray’a davet ettiği detayı paylaşıldı.

Trump’ın geçen ay ağırladığı Şara, Suriye ile ‘İsrail’ arasında doğrudan bir güvenlik anlaşması görüşmelerinin başladığını duyurmuştu. 

Şara, ABD’nin telkinleriyle bu tip ihanet ile nitelenen adımlar atmasına rağmen işgalci ‘İsrail’i işgal ve saldırılarına hız vermiş durumda.

Geçtiğimiz hafta işgalci ‘İsrail’, Lübnan’ın Müslüman Kardeşler kolu olan el-Cemaa el-İslamiye üyelerini hedef aldığını iddia ederek Suriye'nin Beyt Cinn kasabasına bir saldırı düzenlemişti. Grup, Lübnan dışında faaliyet gösterdiğini reddetmişti. 

Bu saldırıda köydeki gruplar direniş gösterip, işgalci askerleri yaralayınca işgalci ‘İsrail’, aralarında iki çocuğun da bulunduğu 13 Müslümanı katleden hava saldırıları başlatmıştı.

Suriye Dışişleri Bakanlığı, ‘İsrail’in Beyt Cinn’i “acımasız ve kasıtlı bombardımanla” hedef aldığını belirterek saldırıyı kınamıştı. 

Öte yandan ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Pazartesi günü Suriye'yi ziyaret ederek Şam'da Şara ile görüştü.

Suriye resmi haber ajansı SANA'nın haberine göre, görüşmede bölgedeki son gelişmeler ve iki tarafı ilgilendiren konular ele alındı.

ABD'nin Türkiye Büyükelçiliği görevini de üstlenen Barrack, aynı zamanda Suriye özel temsilcisi olarak görev yapıyor ve işgalci ‘İsrail’ ile Lübnan arasındaki gerginliğin azaltılmasında da rol oynuyor.

Barrack, bir gün önce Irak'ı ziyaret etmiş ve Bağdat'ı, Hizbullah'a karşı herhangi bir çatışmada askeri destek vermeye kalkışmaları halinde ‘İsrail'in Iraklı milislere saldırabileceği konusunda uyarmıştı.


Trump’tan, Şara’ya Övgü, İşgalci ‘İsrail’e Diyalog Çağrısı

Hakan Fidan, Tahran’da mevkidaşı Arakçi ve Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan’la görüştü 

Köklü-Değişim,-HAKAN-fİDAN-Tahran'da.jpg

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Tahran’da Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ve Dışişleri Bakanı Seyyid Abbas Irakçi ile bir araya geldi. Görüşmede PKK’nın silahsızlandırılması, enerji ve ABD ile İran arasında süren nükleer müzakereler öne çıktı. 

Görüşmenin ardından İran Dışişleri Bakanı Seyyid Abbas Irakçi, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile düzenlediği ortak basın toplantısında, iki ülke arasındaki ticaret ve yatırımların önündeki engellerin kaldırılmasının önemine vurguladı. Irakçi, bu konuların **Türkiye–İran Yüksek Düzeyli İş birliği Konseyi ve Karma Ekonomik Komisyon** toplantılarında özel olarak ele alınacağını belirtti.

Bakan Irakçi Türkiye’nin en güvenilir enerji tedarikçilerinden biri olduklarını ifade ederek, **“Türkiye’ye doğalgaz tedarikine ilişkin mevcut sözleşmenin uzatılmasına ve elektrik alanındaki iş birliğinin geliştirilmesine hazır olduğumuzu bildirdik”** dedi. Ayrıca, ikili Çeşm Sorayya–Aralık bölgesinde demiryolu hatlarının birleştirilmesi konusunda mutabık kaldı. Bu hattın inşasının en kısa sürede başlanacağı taahhüt edildi. Ortak serbest bölgeler kurulması ve yeni bir sınır kapısının açılması dâhil olmak üzere tüm alanlarda ilişkilerin geliştirilmesine hazır olunduğu da kaydedildi.

Suriye’de istikrar, güvenlik ve huzurun ülkenin toprak bütünlüğünün korunmasına bağlı olduğunu ifade eden Irakçi, **“Suriye’nin güvenlik ve istikrarına yönelik en önemli tehdit, siyonist rejimin işgalci uygulamalarıdır. Bölge ülkeleri, Suriye ve Lübnan da dâhil olmak üzere bu rejimin saldırganlığına ve yayılmacılığına karşı durmalıdır”** dedi.

Irakçi, İran’ın **Güney Kafkasya’da** istikrar ve güvenliğin bölge ülkelerinin iş birliğiyle sağlanması ve bölge dışı müdahalelerden kaçınılması gerektiği yönündeki tutumunu da yineledi. Terörizmin iki ülke ve bölge için ortak bir tehdit olduğunu vurgulayan Irakçi, **“Terörle mücadelede karşılıklı iş birliği konusunda kararlıyız. İran, PKK’nın silahsızlandırılması sürecini ve terörden arındırılmış bir Türkiye’nin oluşmasını desteklemektedir. Bölgenin tamamen terörden arındırılması için tüm terör örgütlerinin ortadan kaldırılması gerekmektedir”** açıklamasında bulundu. 

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da ikili ilişkiler ve bölgesel gelişmeleri ele aldı. Fidan, **İran Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf, Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri Ali Laricani ve Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan** ile görüşeceğini belirterek, **“Bu görüşmelerin iki ülke arasındaki iş birliğine hayır ve bereket getirmesini, mümkün olan en ileri seviyeye taşınmasını ve ilerlemesini umuyorum”** dileğinde bulundu. 

Fidan, dışişleri bakanı olarak İran’a sık sık ziyaretlerde bulunduğunu, uluslararası platformlarda da sürekli irtibat halinde olduklarını belirterek, İranlı mevkidaşıyla telefon görüşmeleri üzerinden de birçok konuyu eşgüdüm içinde değerlendirdiklerini söylerken bu iş birliği nedeniyle Irakçi’ye teşekkür etti.

Heyetler arası ve baş başa görüşmelerin oldukça verimli geçtiğini ifade eden Fidan, enerji alanındaki müzakerelerin yanı sıra iki ülkeyi doğrudan ilgilendiren çeşitli konuların ele alındığını aktardı. Özellikle sınırların kullanımı, lojistik ve taşımacılık alanlarında iki ülkenin geri kaldığını belirten Fidan, **“Sınır kapılarını artırmalı ve bunları aktif şekilde kullanmalıyız”** çağrısında bulundu. Türkiye ve İran’ın büyük nüfusa ve güçlü kültürel benzerliklere sahip olduğunu vurgulayan Fidan, milyonlarca vatandaşın her yıl karşılıklı etkileşim ve ticaret içinde bulunduğunu, bu potansiyelin genişletilmesi gerektiğini söyledi.

Fidan, Van’da açılması planlanan konsoloslukla ilgili sürecin ilerlediğini aktardı. Enerji, doğalgaz ve elektrik alanlarında yürütülen iş birliğinin yanı sıra, düzensiz göçle mücadele konusunda her iki ülkenin benzer sorunlar yaşadığını, bu nedenle ortak çalışmaların önem taşıdığını ifade etti.

**Türkiye ve İran’ın dokuzuncu Yüksek Düzeyli İş birliği Konseyi toplantısını İran’da gerçekleştireceğini hatırlatan Fidan, Tahran’daki temaslarının bu toplantının hazırlık çalışmaları niteliğinde olduğunu kaydetti.** Bölgesel gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bakan Fidan, Gazze, Filistin ve Lübnan’daki durum ile işgalci ‘İsrail’ rejiminin saldırılarını ele aldıklarını belirterek, ‘İsrail’in saldırılarının ve bölgedeki yayılmacılığının tüm bölge için ortak bir sorun olduğunu vurguladı. Gazze’de ateşkesin sürdürülmesi, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te saldırıların durdurulması gerektiğini söyledi. Suriye ve bölgedeki ‘İsrail’ yayılmacılığına karşı uluslararası toplumun sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini de ifade etti.

İran’ın nükleer meselesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Fidan, Türkiye’nin her zaman İran’ın yanında olduğunu belirterek, **“Bu mesele uluslararası hukuk çerçevesinde ve diyalog yoluyla çözülmelidir. İran’ın ekonomik ve diğer alanlarda uluslararası topluma entegre olması gerekmektedir”** dedi. Haksız yaptırımların kaldırılması gerektiğini söyleyen Fidan, sürecin sonuç vermesi için Türkiye’nin elinden gelen her türlü desteği sunacağını taahhüt etti.

Rusya-Ukrayna savaşına da değinen Fidan, Türkiye’nin hem bölgesel hem de küresel barış çabalarını desteklemeye devam ettiğini belirterek, Cumhurbaşkanı, Avrupalı taraflar, Ukraynalılar, Ruslar ve Amerikalılarla yürütülen diplomatik girişimlerin önemine işaret etti. Fidan, İran’ın misafirperverliği için teşekkür etti. 

**Pezeşkiyan-Fidan Görüşmesi**

Fidan daha sonra İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir araya geldi. Pezeşkiyan, görüşmede İslam dünyasının mevcut hassas koşullarına dikkat çekerek, ortak düşmanların baskıyı artırdığı bir dönemde Müslüman ülkelerin birbirleri için süreci kolaylaştırması ve sorunları daha karmaşık hale getirmekten kaçınması gerektiğini vurguladı.

![Köklü-Değişim,-HAKAN-fİDAN-Tahran'da-2.jpg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_HAKAN_f_IDAN_Tahran_da_2_f6a0877063.jpg)

Cumhurbaşkanı iki ülkenin köklü geçmişine işaret ederek, **“İran ve Türkiye kardeş ülkelerdir; ilişkilerini geliştirmeleri kaçınılmazdır. Ticaretin, bilimin ve kültürün geçtiği sınırlardan terörizm ve silahın asla geçmeyeceğine inanıyoruz”** ifadelerini kullandı.

Pezeşkiyan, Avrupa’nın tarihsel savaş ve çatışma geçmişine rağmen bugün ortak mali ve siyasi yapılar oluşturmayı, sınırları belirsizleştirmeyi ve ticari iletişim hatlarını bütünleştirmeyi başardığını hatırlattı. Cumhurbaşkanı ayrıca İslam dünyasının çok daha derin kültürel ve medeniyetsel ortaklıklara sahip olduğuna dikkat çekerek, farklılıkların bir kenara bırakılması halinde ticaret, bilgi ve kültür akışlarının entegrasyonu yoluyla bütüncül iş birliği ve ortak kalkınma sürecinin mümkün olacağını belirtti.

Fidan her iki görüşmede de sürdürülen “Terörsüz Türkiye” süreci kapsamında terörle mücadele konusunda destek mesajları aldı ve ticari iş birliğinin güçlendirilmesi konusunda mutabık kalındı. 

 





Fidan’ın Tahran Ziyaretinde Terörle Mücadele Konusu Öne Çıktı

Köklü Değişim Kâhta Temsilciliği, hizmete açıldı

Köklü-Değişim-Kâhta-Temsilciliği-Açıldı-Manşet,.jpg

Köklü Değişim, 48. temsilciliğini Adıyaman’ın Kâhta ilçesinde hafta sonu düzenlenen programla açtı.

Hafta sonu yoğun katılıma sahne olan program, **Hafız Sıddık Dayan'ın** Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Ardından **Köklü Değişim Kahta Temsilciliği adına Selim Alan,** bir açılış konuşması gerçekleştirdi.

Son olarak **İlahiyatçı Yazar Abdullah İmamoğlu,** **"Sahipsizliğimizin Gölgesinde İslam Coğrafyamız"** başlıklı sunumuyla açılış programına konuşmacı olarak iştirak etti.

Köklü Değişim Kâhta Temsilciliği’nde, Köklü Değişim yayınları kitap severlerle buluşturulurken, düzenli olarak İslami sohbetler de düzenlenecek.

Köklü Değişim Kâhta Temsilciliği, Girne Mahallesi, Ahmet Aydın Caddesi, No:47/5 Kahta/Adıyaman adresinde hizmet vermeye başlamıştır. 

![Köklü-Değişim-Kâhta-Temsilciliği-Açıldı-1,.jpg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Kahta_Temsilciligi_Acildi_1_75240ddb39.jpg)

![Köklü-Değişim-Kâhta-Temsilciliği-Açıldı-4,.jpg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Kahta_Temsilciligi_Acildi_4_0b2419d123.jpg)

![Köklü-Değişim-Kâhta-Temsilciliği-Açıldı-2,.jpg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Kahta_Temsilciligi_Acildi_2_5a63fea546.jpg)

![Köklü-Değişim-Kâhta-Temsilciliği-Açıldı-3,.jpg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Kahta_Temsilciligi_Acildi_3_430baf3e94.jpg)

![Köklü-Değişim-Kâhta-Temsilciliği-Açıldı-7,.jpg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Kahta_Temsilciligi_Acildi_7_353b7b6b62.jpg)

![Köklü-Değişim-Kâhta-Temsilciliği-Açıldı-5,.jpg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Kahta_Temsilciligi_Acildi_5_b078fb26b4.jpg)

![Köklü-Değişim-Kâhta-Temsilciliği-Açıldı-6,.jpg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Kahta_Temsilciligi_Acildi_6_c06b5b6f9c.jpg)

Köklü Değişim Kâhta Temsilciliği Açıldı 

Köklü Değişim, Şanlıurfa Kitap Fuarı’nda Gazze konferansı düzenledi

Köklü Değişim Şanlıurfa'da Gazze Konferansı.jfif

Köklü Değişim, bu yıl 8. düzenlenen Şanlıurfa Kitap Fuarı’nda, **İlahiyatçı Yazar Abdullah İmamoğlu**’nun konuşmacı olarak katıldığı konferansta Gazze’deki ateşkes sürecine tepki vardı.

Köklü Değişim Yayıncılık’ın da katılım sağladığı 8.Şanlıurfa Kitap Fuarı'nda etkinlikler devam ediyor.

Bu kapsamda İlahiyatçı Yazar Abdullah İmamoğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı **"Gazze'de Değişmeyen Tek Şey İşgal Ve Zulüm"** başlıklı konferans yoğun ilgi gördü. 

![Köklü Değişim, Şanlıurfa'da Gazze Konferansı Abdullah İmamoğlu.jfif](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Sanliurfa_da_Gazze_Konferansi_Abdullah_Imamoglu_e0124442c2.jfif)

İmamoğlu, konferansta Şarm eş-Şeyh’te imzalanan ateşkes anlaşmasına rağmen aslında işgal ve zulmün devam ettiğini, İslam beldelerinin yöneticilerinin ise çer çöp gibi etkisiz kaldığını hatta direnişi yok etme hedefi güden bu sözde ateşkesin hayata geçirilmesi için çaba sarf ettiğine dikkat çekti. 

İmamoğlu, özelde Gazze olmak üzere tüm Filistin halkının bir asra yakın süredir işgal ve katliama tabi tutulmasına rağmen İslam beldelerinin yöneticilerinin gereken adımları atmadığını ve kınayarak geçiştirdiğinin altını çizdi.

Şanlıurfa halkı tarafından ciddi ilgi gmren konferansın ardından yazarımız Abdullah İmamoğlu, Şanlıurfa Kitap Fuarı’nda Köklü Değişim’in standını ziyaret ederek misafirlerimizin kitaplarını imzaladı. 

![Köklü Değişim, Şanlıurfa'da Gazze Konferansı Genel-2.jfif](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Sanliurfa_da_Gazze_Konferansi_Genel_2_ae3094ceed.jfif)

![Köklü Değişim, Şanlıurfa'da Gazze Konferansı Genel.jfif](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Sanliurfa_da_Gazze_Konferansi_Genel_a8b85d8536.jfif)


Köklü Değişim’den Şanlıurfa Kitap Fuarı’nda Gazze Konferansı

Köklü Değişim Medya Diyarbakır Temsilciliği tarafından İlahiyatçı Yazar Abdullah İmamoğlu’nun konuşmacı olacağı ‘Kur'an Ayında Rasul’ün İzinde’ başlıklı bir konferans düzenlenecek.

20180428_1_kur-an-ayinda-rasul-un-izinde-konferansi-4-mayis-ta-diyarbakir-da.jpg

**Köklü Değişim Medya**

**Köklü Değişim Medya Diyarbakır Temsilciliği** tarafından **4 Mayıs** Cuma günü **İlahiyatçı Yazar Abdullah İMAMOĞLU**’nun konuşmacı olarak katılacağı **“Kur’an Ayında Rasul’ün İzinde”** başlıklı bir konferans düzenlenecek.

Hanımlar için de yer ayrılan Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde düzenlenecek konferansın detayları şu şekilde:

![](https://resmim.net/f/bSg8Qx.jpg)

'Kur'an Ayında Rasul'ün İzinde' Konferansı 4 Mayıs'ta Diyarbakır'da

LGBT yönetmeliğini kabul eden Eyyubiye belediyesi, kararından vazgeçti

1582712018.jpeg

**Köklü Değişim Medya**

Urfa'nın **Eyyübiye Belediyesi,** eşcinsel sapkınlığın önünü açan **LGBTİ** yönetmeliğini önce kabul edip, daha sonra iptal etti. Eşcinsel sapkınlığın önünü açan ve bu çirkinliğin görünür olmasını, kamuda ve özel sektörde istihdam önceliği verilmesini hedefleyen yönetmelik bazı belediyeler tarafından kabul edilip uygulanmaya başlandı. Daha önce Milli Eğitim Bakanlığı, okullarda bu sapkınlığın topluma kabul ettirilmesi için **İstanbul Sözleşmesi** kapsamında başlattığı **ETCEP’i** (Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi) devreye sokmuş, gelen yoğun eleştiriler üzerine projeyi askıya almıştı.

Belediye Meclisi'ne sunulmak üzere Eyyubiye Belediyesi’nin İnsan Kaynakları Müdürü Ahmet Alkan tarafından hazırlanan yönetmelik, önce Yazı İşleri Müdürü İsmail Kaya'ya ardından da Başkan Mehmet Kuş'un onayıyla meclise sunuldu.

Meclise gönderilen çirkin yönetmelik oylamaya sunuldu ve kabul edildi.

Ancak Meclis'te oylamaya sunulan yönetmelikte, "***Toplumda dezavantajlı konumda bulunan LGBTİ (lezbiyen, gay, biseksüel, trans ve interseks bireyler), etnik ve dini azınlıklar, sığınmacı ve mülteciler gibi çeşitli sosyal gruplara yönelik veri toplama, hizmet üretme ve belediye politikalarını yurtdışı ve yurtiçindeki STK'larla işbirliği içinde hazırlamak***" ifadelerinin yer aldığı görüldü.

Ajans Urfa'da yer alan habere göre kabul edilen yönetmelik yürürlüğe girerken, Eyyübiye Belediyesi yetkilileri durumu bir gün sonra fark edip, değişikliğe gidildi ve iptal edildi.

Haberde, çirkin yönetmeliği Belediyenin İnsan Kaynakları Müdürü Ahmet Alkan'ın internet üzerinden indirdiği ve CHP'li ya da HDP'li bir belediyeden "kopyala-yapıştır" usulüyle aldığı ifade edildi.

**İmza Kampanyası**

Batı aşığı ve oradan gelen her kanuna ve sözleşmeye sahip çıkan iktidar ve muhalefet partileri “İstanbul Sözleşmesi”ne sımsıkı bağlı. Eşcinselliği yaygınlaştırmak, namus mefhumunu ortadan kaldırmak, aileyi yok edip, gençliği ifsat etmek için planlanarak yürürlüğe koyulan İstanbul Sözleşmesi, kamuoyundan tepki almaya devam ediyor.

Bu kapsamda başlattığımız imza kampanyasına siz kıymetli okuyucularımızdan da destek bekliyoruz.

**İmza linki aşağıdadır**

[https://www.change.org/p/cumhurba%C5%9Fkanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-ailesiz-bir-gelecek-hedefleyen-istanbul-s%C3%B6zle%C5%9Fmesi-ve-6284-say%C4%B1l%C4%B1-kanun-iptal-edilsin?recruiter=468313674&amp;utm\_source=share\_petition&amp;utm\_medium=facebook&amp;utm\_campaign=share\_petition&amp;utm\_term=psf\_combo\_share\_initial&amp;recruited\_by\_id=fe3a96f0-bca0-11e5-ada9-757b967284e9&amp;utm\_content=fht-20330000-tr-tr%3Av2](https://www.change.org/p/cumhurba%C5%9Fkanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-ailesiz-bir-gelecek-hedefleyen-istanbul-s%C3%B6zle%C5%9Fmesi-ve-6284-say%C4%B1l%C4%B1-kanun-iptal-edilsin?recruiter=468313674&utm_source=share_petition&utm_medium=facebook&utm_campaign=share_petition&utm_term=psf_combo_share_initial&recruited_by_id=fe3a96f0-bca0-11e5-ada9-757b967284e9&utm_content=fht-20330000-tr-tr%3Av2)

Eyyubiye Belediyesi LGBTİ Kararından Geri Döndü

Suriye’de donan bebeğin görünütüsü vicdanları sızlattı

1578733886.jpeg

**Köklü Değişim Medya**

Suriye’den gelen son görüntü insanlık defterine utanç olarak yazıldı. Katillerle el sıkışan taş kalpli yöneticilerin hanesi bu cürümlere sessiz desteklerle doldu. Rusya, İran ve Esed rejiminin katliamları arşa ulaşırken, bu canilerle el sıkışanlar, donarak can veren körpe bedenlerin katili Esed’i yeniden meşru yönetici olarak tanımak için birbiriyle yarışıyor.

**Suriye’de Bir Körpe Donarak Can Verdi**

Acı olay Hama’nın kuzeyinde meydana geldi. Aktivistlerin ulaştırdığı bilgiye göre Rus ve rejimin hava saldırılarında anne babasını kaybeden ve kendisinden haber alınamayan küçük Erva Afrin-Mabatlı'nın cansız bedeni, 25 gün sonra bir zeytin ağacının altında donmuş halde bulundu.

Aylan bebeğin Akdeniz’de boğularak can vermesinden sonra çekilen görüntüleri gibi Erva bebeğin görüntüleri de sosyal medyada kısa sürede yayıldı.

![](https://resmim.net/f/N6Swv8.jpg)

İran’ın yanlışlıkla vurduğu Ukrayna uçağı gündemin zirvesinde yer alırken, 9 yıldır masum Müslümanları bilerek ve isteyerek katleden Rusya, İran ve Esed rejiminin katliamları görmezden geliniyor. Astana ve Cenevre masalarında katil rejim ile oturulup müzakere ediliyor.

Kardeşleri can verirken Suriye muhalefeti kuzeye çekilmiş ya katliamları izliyor ya icad edilen operasyonlarda vakit geçiriyor ya da daha fazla maaş için Libya’nın yolunu tutuyor.

Astana Üçlüsü Rusya, Türkiye ve İran masada aldıkları kararlar ve sahadaki operasyonlarla kendi halkını katleden cani Esed’in saltanatını korumaya devam ediyor. Körpeler donarken, taş kalpler de üşümüyor.

Körpeler Donuyor Taş Kalpler Üşümüyor

Nehre düşüp donarak ölen çocuğun anne-babasının Çin Toplama Kamplarında tutulduğu öğrenildi.

1546098328.jpeg

**Köklü Değişim Medya**

Nehre düşüp donarak ölen çocuğun anne-babasının Çin Toplama Kamplarında tutulduğu öğrenildi.

Son günlerde sosyal medya gündeminde, nehirde düşerek donarak ölen Doğu Türkistanlı bir çocuğun buz kesmiş kahredici fotoğrafı var.

Yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre; donarak ölen bu çocuğun anne-babası Çin Toplama Kamplarında tutuluyor ve kendisi de 78 yaşındaki yalnız yaşayan dedesi ile kalıyordu.

**Çin zulmü altında yaşayan Müslümanların yaşadıkları trajediye her gün bir yenisi ekleniyor**

Nehirde donarak ölen bu fotoğraf, özelde Müslümanlara genelde ise tüm insanlığa kahredici Komünist Çin zulmünün geldiği noktayı; Doğu Türkistanlı Müslümanların çaresizliklerini ve terkedilmişliklerini adeta haykırıyor!

![](https://www.google.com/url?sa=i&source=images&cd=&cad=rja&uact=8&ved=2ahUKEwi00PunrcXfAhVMTBoKHT_FCZ0QjRx6BAgBEAU&url=https%3A%2F%2Fforum.donanimhaber.com%2Fdonarak-olen-uygur-turk-cocugu--136473606&psig=AOvVaw3Qnmgr3bnWHnpiMcBHHy0g&ust=1546183679301957)![](https://img.donanimhaber.com/upfiles/2600066/25912903-9092-48a4-8313-ba00b0a14c02.png)

**Çin toplama kamplarına aldığı Uygur Türklerinin çocuklarını yetimhanelere yerleştiriyor**

Yine geçtiğimiz aylarda da ajanslara yansıyan haberlerde, sistematik insan hakları ihlalleriyle gündeme gelen Çin'in, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde Müslüman Uygur Türklerinin çocuklarını yetimhanelere gönderdiği de ifade edilmişti.

Haberlerde; Birleşmiş Milletler İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün yayımladığı son rapora göre, Çin’de 1 milyondan fazla Uygur Türkü ve diğer Müslüman azınlık toplama kamplarında tutuluyor.

Hükümetin, kamplarda tutulanların çocuklarını evlerinden alarak ülke genelinde çok sayıdaki yetimhaneye gönderdiği bildiriliyor.

'Kur'an Ayında Rasul'ün İzinde' Konferansı 4 Mayıs'ta Diyarbakır'da

Eyyubiye Belediyesi LGBTİ Kararından Geri Döndü

Körpeler Donuyor Taş Kalpler Üşümüyor

Donarak Ölen Doğu Türkistanlı Çocuk İnsanlığa Çin Zulmünü Haykırıyor!

ABD’den, Üç Aşamalı Sudan Planı

Trump’tan, Şara’ya Övgü, İşgalci ‘İsrail’e Diyalog Çağrısı

Fidan’ın Tahran Ziyaretinde Terörle Mücadele Konusu Öne Çıktı

Hakkımızda

Linkler

İletişim Bilgilerimiz

'Kur'an Ayında Rasul'ün İzinde' Konferansı 4 Mayıs'ta Diyarbakır'da

Eyyubiye Belediyesi LGBTİ Kararından Geri Döndü

Körpeler Donuyor Taş Kalpler Üşümüyor

Donarak Ölen Doğu Türkistanlı Çocuk İnsanlığa Çin Zulmünü Haykırıyor!

ABD’den, Üç Aşamalı Sudan Planı

Trump’tan, Şara’ya Övgü, İşgalci ‘İsrail’e Diyalog Çağrısı

Fidan’ın Tahran Ziyaretinde Terörle Mücadele Konusu Öne Çıktı

Sosyal Medya