Köklü Değişim Medya

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye’nin kuzeyine planlanan operasyon hakkındaki konuşmasında Esed rejimine destek vermeye hazır olduklarını açıkladı.

2023 seçimleri yaklaşırken Ankara, “dost ve müttefiği” ABD’nin palazlandırdığı terör örgütüne yönelik yapmayı planladığı operasyon hakkında açıklamalarda bulunmayı sürdürüyor. Rusya, Türkiye ve İraan’dan oluşan “Astana Üçlüsü” nün masada aldığı kararlar ve sahadaki operasyonlarıyla ayakta tutulan ABD’nin bölgedeki ajanı Esed rejimine meşruiyet kazandırmak için Ankara, yeni bir açıklamada bulundu.

Teröristlerin temizlenmesi için Suriye Hükümeti'ne destek vermeye hazır olduklarını vurgulayan Bakan Çavuşoğlu, "Bu konuda rejimin yapacağı çalışmaya da biz her türlü siyasi desteği veririz. Rejimin de kendi topraklarında bir terör örgütünü temizlemesi en doğal hakkıdır." ifadelerini kullandı. Çavuşoğlu, açıklamasında ABD'nin terörle mücadelede samimi olmadığını da ifade etti.

Ankara uzun zamandır ABD’nin terörle mücadelede samimi olamadığını dile getirse de stratejik ortak olarak nitelediği ABD’nin siyasi ekseninde hareket etmeyi sürdürüyor.

Düzenlediği Fırat Kalkanı harekatında bir kısım muhalif grubu yanına çekmeyi başaran Ankara, Halep’in düşmesi ve Esed rejimini eline geçmesinin yolunu açmıştı. Daha sonra muhalefetin İdlib’e sıkıştırılması için Rusya ile imzalanan bir dizi mutabakat ile Suriye halkının İslami devrimine büyük darbe indirilmiş ve muhalif gruplar ılımlı ve radikal olarak ikiye bölünmüş ve zayıflatılmıştı.

“Rejimin ılımlı muhalefeti de terörist gibi görmesi doğru değil” ifadesi muhaliflerin ikiye bölünüp zayıflatılması projesinin bir delili olarak Çavuşoğlu’nun yaptığı konuşmada yer aldı.

Halkı ve ordusu olmayan Esed rejimi Baba Esed’den bu yana ABD’nin çıkarlarını koruyor ve “İsrail”in emniyetini muhafaza ediyor.

2018 yılında Putin ile Moskova’da görüşmesi sonrasında “İsrail” eski başbakanı Netanyahu, Esed rejimi ile herhangi bir sorunlarının olmadığını ve 40 yılı aşkın süredir işgal altındaki Golan Tepeleri'ne Suriye tarafından tek mermi bile atılmadığına işaret ederek, "’İsrail’, Esed rejiminin Suriye'deki varlığına karşı değil” demişti.