Bu Yöneticiler Varken Trump Her Yere Gözünü Diker
12 Şubat 2025

Bu Yöneticiler Varken Trump Her Yere Gözünü Diker

Köklü Değişim Medya

Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu'nun 12 Şubat 2025 Salı günü düzenlediği "Gündem Değerlendirme" toplantısında, ABD Başkanı Trump’ın Gazze’nin boşaltılmasına yönelik tehditleri ele alındı. Toplantıda ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kapitalizm eleştirisi ve 6 Şubat depremlerinin ikinci yıldönümü hakkında değerlendirmelerde bulunuldu.

Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, ABD Başkanı Trump’ın Gazze’yi tamamen boşaltma düşüncesi ve bu konuda yaptığı küstahça açıklamaların üzerinden iki haftadan fazla zaman geçmesine rağmen İslam beldeleri yöneticilerinin içinden kendisine had bildiren babayiğit bir liderin çıkmadığını, hepsinin meselenin kenarında köşesinde dolaşıp durduğunu söyledi.

“Düşünebiliyor musunuz, Teksaslı bir kovboy çıkmış, Müslümanların toprağını, hem de mübarek beldemiz Filistin’i satın almaktan, oraya gayrimenkul yatırımları yapmaktan bahsediyor. Biri de çıkıp ‘Sen kimsin be Amerikalı değnekçi, sen bu toprakları sahipsiz mi zannettin? Senin ne paran ne de ordu gücün Gazze’yi ve Filistin’i satın almaya güç yetiremez!’ demedi” ifadelerini kullanan Kar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Peki, yapabilir mi? Trump, Gazze ve tüm Filistin’i satın alabilir mi? Bu korkak ve pısırık yöneticiler varken Trump her yere gözünü diker… Ama satın alamayacaklar, yapamayacaklar! İslam ümmeti tamamen yok olmadığı müddetçe, bu topraklarda bir tek Müslüman bile yaşamaya devam ettiği sürece işgalci 'İsrail' ve efendisi Amerika güvende olmayacak. Sonunda yenilecekler ve defolup gidecekler. Zaten küstah Trump bu açıklamaları, Siyonist İsrail’in yıkılmış imajını onarmak için yapıyor.”

“Müslümanlar Gazze’yi ABD’ye Teslim Etmeyecek”

Konuşmasının devamında Trump’ın Gazze’yi ABD’nin devralacağına ilişkin söylemlerinin, ABD’nin dünyanın en büyük mafyası olduğunu açıkça gösterdiğini belirten Kar, Türkiye medyasının, siyasi partilerin ve yöneticilerin katil “İsrail”in işgalini konuşmak yerine Müslümanların nereye ve nasıl göç etmesi gerektiğini gündeme alarak büyük bir hata yaptıklarına dikkat çekti. Kar, şunları kaydetti:

“Kıymetli Müslümanlar! Bakın kâfir Trump ve Yahudi Siyonist Netanyahu, dünya ile alay edercesine konuşuyorlar, alıyorlar, satıyorlar, asıp kesiyorlar. Ne Mısır’dan ne Ürdün’den somut bir adım var. Sadece Trump’a ‘Sakın böyle bir delilik yapma, bizi de yakarsın’ diyorlar. Güçlü bir orduya ve nükleer silaha sahip Pakistan’dan, savunma sanayisinde yaptığı atılımla övünen Türkiye’den kayda değer bir söz bile yok! Trump’ın adını dahi zikredemiyorlar. İran deseniz, zaten Müslümanlara çektirdiğinin bedelini ödüyor. Suud yönetimi, daha Trump iktidara gelir gelmez ona yatırım desteği verdi. Dolayısıyla gayrimenkul tüccarı Trump, bu korkak yöneticilerden aldığı cesaretle Gazze’yi paraya çevireceğini söylüyor.

Fakat Trump şunu bilsin ki, Gazze’yi işgalci Yahudi çetesine teslim etmeyen Müslümanlar, sömürgeci Amerika’ya da teslim etmez ve bunun bedelini ödetir. ABD, Vietnam’da, Afganistan’da, Irak’ta yaşadıklarını tekrar yaşamak istiyorsa Gazze’ye girebilir.”

“Filistin’i Yalnız Bırakan İflah Olmaz”

Mahmut Kar, son olarak İslam beldelerinin yöneticilerine seslenerek ABD ile iş tutmama konusunda uyarılarda bulundu ve sözlerini şöyle tamamladı:

“Amerika ile örtünmeyin! Onun kendi açığını kapatacak örtüsü yokken sizi asla düşünmez… Filistin’i yalnız bırakan iflah olmaz! Bakın, Gazze size İstanbul’u ve Ankara’yı kaybettirdi. Eğer Gazze’ye ihanet etmeye devam ederseniz bundan sonra kaybedeceğiniz şey yalnızca seçim olmaz. Bunu yaparsanız koltuklarınızı da kaybedeceksiniz ve Müslümanların nefretini kazanacaksınız.

Darbeci Sisi, kendisini o tahta oturtanlar tarafından ya da Müslüman halklar tarafından alaşağı edileceğini unutmamalıdır. Kral Abdullah, halkının canına tak ettiğinde tahtını başına geçireceğini göz ardı etmemelidir. Ordularını kışlalara hapseden rejimler, bir gün Kaddafi ve Esad rejimi gibi alaşağı edileceklerini akıllarından çıkarmamalıdır. İran’a ve örgütlerine yapılan bu aşağılama herkese ders olmalıdır. Müslümanların temiz kanı ve devrimci mücadele, merhalecilik ve tedricilik safsataları ile heba edilmemelidir. Allah’ın vaadi ve yardımından umut kesenler, Batı’ya, küfre ve kâfirlere meyledenler, tarihteki kötü akıbetleri unutmamalıdır.”

Konuşmanın tamamını toplantı videosundan izleyebilirsiniz.