Köklü Değişim İstanbul temsilciliği Genç Değişim Kitabevinde "Kürt Sorunu ve Çözüm Yolu" paneli yapıldı.
Kuran-ı Kerim Tilaveti ile başlayan Programda, Panel yöneticiliği yapan Mehmet Gümüş kısa bir giriş konuşmasından sonra, Osman Yıldız, “Türk ulusunun inşaa süreci ve Kürt Raporlarının Tahlili” alt konu başlığını ve Süleyman Uğurlu, “Kürt sorununun asıl kaynağı ve İslami çözümü” alt başlıklı sunumları yaptı.
Osman Yıldız, “Türk ulusunun inşaa süreci ve Kürt Raporlarının Tahlili” başlıklı sunumunda, Son Dar-ul İslam’ın yıkılması ile birlikte İslam ümmetinin birçok sorunla karşı karşıya kaldığını bunlardan bir tanesinin de Kürt sorunu olduğunu ifade etti. “Kürt sorununun ortaya çıkmasının müsebbibinin Cumhuriyet rejiminin kendisi olduğunu” söyledi. Laik ve Türk milliyetçiliği esası üzerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin Kürtlerle olan tüm köprüleri attığını ifade eden Yıldız, Kürt ve Türk halkının aralarındaki bağ olan İslam bağının ortadan kalkması ile birlikte Şeyh Said kıyamının başladığını ve arkası kesilmeyen bir çok isyanın çıkmasına sebep olduğunu ifade etti.
Daha sonra rejim bu sorunu çözmek için “Şark Islahat Planı” adıyla bir rapor yayınladığı ve raporda daha çok asimilasyonun ön plana çıktığını söyledi. Uzun yıllar devletin resmi siyaseti de buna göre şekillendiğini söyleyen Yıldız, bölgede yaşanan zulümlerden örnekler vererek İslam’ın oluşturduğu bu boşluğun ne milliyetçi fikirlerle nede demokratik fikirlerle asla doldurulamayacağını söyledi. Yine yazılan raporların hangi siyasi görüşü temsil ediyorsa o doğrultuda raporlar olduğu sorunun gerçek müsebbibine ise hiç değinilmediğini söyledi. Başbakan Erdoğan’ın ilk başta Kürt sorunu dediği, ardından Kürt vatandaşların sorunu dediği ve en sonunda da demokratik açılım dediği bu sorunun hala yerinde durduğunu ve henüz sorunun adını dahi koyamayan hükümetin bu sorunu asla çözemeyeceğini belirterek konuşmasını sonlandırdı.
Süleyman Uğurlu: “Kürt sorununun asıl kaynağı ve İslami çözümü” başlığı altında bir sunum yaptı. Konuşmasına son 30 senede ölen insanlardan ve harcanan milyarlarca dolardan bahseden Uğurlu, Müslümanları birbirine bağlayan tutkalın İslam olduğunu ve onun ortadan kaldırılması ile birlikte ümmetin bir boşluğa düştüğünü ve henüz bu boşluğun doldurulamadığını ifade etti. Osmanlı Hilafet devletinin yıkılması ile birlikte Kürt halkının kendisini dört değişik ülkede bulduğunu ve bu devletler içerisinde bir iç soruna dönüştürülmesi tasarlandığını söyledi. Kürt Meselenin ortaya çıkmasının sebebleri üzerinde duran Uğurlu, bu sebebleri iki başlıkta toparladı, Uğurlu “Fikri boyut ve siyasi tutum” olarak adlandırdığı Kürt Meselesinin çözümüne ilişkin ise; Hem Kürt sorununun hem de diğer sorunların ancak Hilafet ile çözüleceğini Hilafet devletinin kurulması ile birlikte, İnsanları İslam Akidesi üzerinde birleşmeye pratik davet ederek, Milliyetçilik düşünce ve fikirlerini yayan hiçbir siyasi parti ve oluşuma izin verilmeyeceğini, İslami beldelerde fitne tohumları saçan yabancı devletlerin Büyükelçiliklerinin kapatılacağını belirtti.