KÖKLÜ DEĞİŞİM KADIN KOLLARI’NDAN, “EKONOMİK KRİZLER VE İSLÂMİ ÇÖZÜMLER” KONFERANSI
11 Mart 2019

KÖKLÜ DEĞİŞİM KADIN KOLLARI’NDAN, “EKONOMİK KRİZLER VE İSLÂMİ ÇÖZÜMLER” KONFERANSI

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Kadın Kolları - Bursa "Ekonomik Krizler ve İslâmi Çözümler" başlıklı bir konferans gerçekleştirdi.

Ördekli Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen konferans, Tuğba Arat’ın Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Ardından konu ile ilgili sinevizyon yayınlandı.

Konuşmacı Gurbet Arat, “Ekonomik Krizler nelerdir ve İslâm’da Ekonomik Krize Çözüm Nedir?” sorularına özetle şu sözlerle açıklık getirdi:

“Bugünkü ekonomik krizleri pek çok sebeple sıralayabilmek mümkündür. Ancak unutulmaması gerekiyor ki krizler dünyasında yaşıyoruz. Evet, şu anda en barizi bizi çepeçevre saran ekonomik kriz gibi görünüyor ancak maalesef sadece ekonomide değil içtimai alanda, ahlaki alanda, sosyal alanda kriz var, yargıda kriz var var var... Kısacası hayatımızın hemen hemen her alanda kriz var. Bu krizlerin en büyük sebebi hiç şüphesiz bir devlet tarafından İslâm’ın kapsamlı bir şekilde tatbik edilmiyor olmayışıdır. Üstelik hem de 95 yıldan, yani 3 Mart 1924’ten beri.

Bugün gerek ülkemizde gerekse dünyanın diğer ülkelerinde insanların geneli fakirlik, yoksulluk ve açlıkla mücadele ediyor. Bunların da kâfirlerin yapmış olduğu sinsi planlar neticesinde ortaya çıktığını görüyoruz. Kâfirler; Müslüman ülkelerin zenginliklerini ve halklarını sömürmek için koca bir yalan uydurdular ve dediler ki: “İnsanın ihtiyaçları sınırsızdır ancak kaynaklar sınırlıdır.”

Oysa bu topyekûn yalandır. Çünkü insanın çeşitli istekleri olsa da sınırsız olamaz. Çünkü insanın kendisi de sınırlıdır. Kapitalizm zengini daha zengin fakiri ise daha fakir yaptı. Yapılan araştırmalara göre; dünyanın en zengin 8 kişinin serveti 3 milyar 600 bin kişinin servetine denktir. Yine dünyanın en büyük 10 şirketinin geliri 180 ülkenin gelirinden daha fazladır. Dünyada 820 milyon insan açlık sınırında yaşıyor. İçinde bulunduğumuz krizin sebebi kaynakların kıt oluşu değildir aksine Allahu Teâlâ bütün insanlığa yetecek kadar yer altında ve yer üstünde zenginlikler yaratmıştır. Ne var ki adaletsiz gelir dağılımından dolayı 820 milyon insan açlık sınırında yaşıyor. Oysaki İslâm bu doğal kaynakların ümmetin ortak malı olduğunu bildiriyor. Fakat ümmetin servetini koruyacak bir halife, bir devlet olmadığı için kâfirler zenginliklerimizi yağmalıyor ve mazlum halk için ekonomik krizler kaçınılmaz oluyor. Ve diyoruz ki en yakın zamanda İkinci Râşidî Hilâfet Devleti en yakın zamanda kurulur ve Ümmet yine izzetli refah dönemine kavuşur.”

Konferans, Tuğba Arat’ın kıyamda yaptığı dua ile son buldu.