Program, Şeyma Özsoy kardeşimizin kıraat ettiği Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Ardından Zahire Bulut'un sunumuyla şu sözlere yer verildi; Günümüz medeniyetinin kadına bakışı ve İslam'ın kadına bakışını karşılaştıran bazı kesimler İslam'ın kadına değer vermediğini kadının özgürlüklerini kısıtladığını ifade ediyorlar peki gerçekten İslam kadına değer vermiyor mu? İslam'dan önce kadına verilen değerlere baktığımızda, kadın; Babil'de hizmetçi, Hindistan'da köle Batı'da toplumun malı, Çin'de isim verilmeyen, insan dahi sayılmayan bir varlık olarak görülüyordu. Tabiri caizse kadını insanlık seviyesinde dahi tutmuyorlardı. Kadına değer verdiğini söyleyen günümüz medeniyetinde ise kadın; çalışmak, okumak, aldatmak, aldatılmak ve depresyon ilaçları arasında dörtlü bir çark içinde... Halen daha kadınlar şiddete, tecavüze, cinayete maruz kalıyor ve bunları çözmek için başlatılan eylemler de, bu sorunları çözüme ulaştıramıyor. Çünkü kadına en güzel değeri veren İslam'dır. Kız çocuğu doğduğunda babasına cennetin kapıları açılır. Evlendiğinde eşinin imanının yarısı tamamlanır. Anne olduğunda cennet ayaklarının altına serilir.Tesettür ayeti ile de başında Allah'ın ayetini taşıma şerefine sahiptir. İslam'da kadının iki asli görevi vardır. Bunlar annelik ve eşe itaattir. Anne olduğunda çocuklarını İslam üzere yetiştirir ve hem kendi için hem de evladı için cenneti hazırlar. Eşine itaat ettiğinde ise Allah (svt)'nın rızasını kazanmış olur ve bunları yaparak kulluk görevini de yerine getirir. İşte Kadın beşerin koyduğu nizamlarla değil ancak Allah (svt)'nın koyduğu nizamlarla, İslam'la izzetine ve şerefine kavuşacaktır. Bizler de kadınlar olarak asıl değerimizi kazanmak için İslam'ın tekrardan yeryüzüne hakim olması için var gücümüzle çalışmalıyız. Program, Şeyma Özsoy kardeşimizin kıyamda yaptığı dua ile son buldu. Katılan ve emeği geçen tüm hanım kardeşlerimizden Allah razı olsun.