Konferans Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı ardından kısa bir video gösterisi ile devam etti. Konuşmacımız Rabia Göker ilk önce saadetin tanımını yaptı. İslam'da saadet; Allah Subhanehu ve Teâlâ’nın rızasını kazanmaktır. Kapitalizm de saadet; insanın dünyadaki bütün hazları tatmasıdır, yani seni mutlu edecek her şeyi sınırsızca yaşamandır. Şüphesiz ki saadet; şu gökkubbe altında yaşayan her insanın, sahip olduğu akidesi, ırkı, rengi ve şahsiyeti ne olursa olsun her bir insanın ulaşmaya çalıştığı hedefidir. Nefsin huzuru ve sakinliği her insanın ulaşmak istediği bir hedeftit. Ancak bu hedef insandan insana değişebilir. Kapitalizmdeki saadet anlayışına gelecek olursak… Batı; "ferdin hürriyeti diğerinin hürriyetiyle kesiştiği noktada son bulur" diye teorik olarak kanun koysa da bu uygulanabilirliği olmayan farazi bir kanundur. Zira hürriyetler fikri, Batı insanının aklına kanunlardan daha köklü yerleşmiştir. Bu yüzden yasakları çiğnemekten kendilerini alıkoyamazlar. İşte Batı’daki bilanço baktığımızda, 2016 yılında sadece Chicago’da 3 bin 550 silahlı saldırı sonucunda 762 kişi ölmüş 4 bin 331 kişi yaralanmıştır. Amerika'da her beş dakikada bir kişi tecavüze uğramıştır. Her dakikada bir kadın tecavüze uğruyor. Bütün bu olumsuz tablonun sebebi ise insanın içgüdülerinin sınırsız ve eksik doyumudur. Gelelim İslam'da saadet anlayışına… İslam; tek doğrudur ve insanlığı saadete ulaştıracak olan bir hakikattir. Zira o kendisine yaratıcısını tanıttığı kendine özel akidesini takdim ettiği ve belirli ibadetleri beyan ettiğinde insanla yaratıcı arasında dosdoğru bir bağı kurarken onun fıtratına uygun bir şekilde tedeyyün içgüdüsünü doyurur. İçgüdülerine uzvi ihtiyaçlarına kurallar koyar, her içgüdüyü belli bir nizama bağlayarak doyurur. Ne birine çok değer verir nede diğerini unutur. Hepsini doyurur. Biz insanlığın kilitlendiği saadeti; Allah Subhanehu ve Teâlâ’nın rızasına nail olmak, bunalımı da ondan uzak kalmak olarak algılıyoruz. Çünkü Allah Subhanehu ve Teâlâ bize ayetlerinde saadetin Kendi rızasında olduğunu bildirmiştir. "Her kim hidayetine uyarsa işte o sapmaz bedbaht olmaz. Her kimde benim zikrimden yüz çevirirse ona dar bir geçim vardır. Ve onu kıyamet günü kör olarak haşredeceğiz.” [Taha 123-124] "Muhakkak ki size Allahtan bir nur ve apaçık bir delil geldi. Onunla Allah kendi rızasına uyanları selamet yollarına eriştirir.” [Maide 15-16] Konferansımız misafir olarak aramızda bulunan yazar Tuba Sivren hanımın kıyamda yaptığı muazzam duası ile son buldu. Katılan bütün hanım kardeşlerimizden Allah razı olsun.