NATO: “Çavuşoğlu, Niyetlerinin Üyeliği Engellemek Olmadığını Belirtti”
16 Mayıs 2022

NATO: “Çavuşoğlu, Niyetlerinin Üyeliği Engellemek Olmadığını Belirtti”

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Bir süredir gündemde yer alan ve Moskova’nın şiddetle karşı çıktığı “İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyelik başvurusu” hususunda Ankara’nın veto hakkını kullanma olasılığı hakkında NATO Genel Sekreteri Stoltenberg ve ABD Dışişleri Bakanı Blinken açıklamalarda bulundu. Açıklamalarda Türkiye’nin üyeliği engellemek niyetinde olmadığı ifadeleri yer aldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Teröristlere misafirhane olan İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğine olumlu bakmıyoruz" sözlerinin ardından Çavuşoğlu ve İbrahim Kalın’dan üst üste Erdoğan’ın açıklamalarının aksine yumuşak ve düzeltmeye yönelik açıklamalar geliyor. Bu açıklamalar ışığında Erdoğan’ın çıkışının iç siyasete dönük hamasi bir açıklama olduğu fikrini kuvvetlendiriyor. Zira başta ABD olmak üzere NATO üyeleri terör örgütlerine alenen silah ve finansman sağlarken, Ankara hala bu şer örgütün içinde yer almaya devam ediyor. Dış siyasette baskın ABD ekseninde hareket eden Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğiyle ilgili kararının başından belli olduğu görülebiliyor. Rusya ve Ukrayna arasında arabuluculuk rolü biçilen Türkiye’nin bağlı bulunduğu ABD ve NATO’ya aykırı bu tip çıkışlarla tarafsızlık ilkesini de ihlal etmediği hissini uyandırmaya çalıştığı düşünülüyor.

Stoltenberg’den Açıklama: "Türkiye Niyetinin Üyeliği Engellemek Olmadığını Açıkça Belirtti"

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Berlin'de düzenlenen NATO Dışişleri Bakanları Gayrıresmi Toplantısı sonrası Türkiye'nin NATO'ya üye olmak isteyen İsveç ve Finlandiya'nın üyeliğine itirazı ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Söz konusu iki ülkenin üyeliği ile ilgili iyimser konuşan Stoltenberg, "Üyelik meselesi ile ilgili nasıl ilerleme kaydedeceğimiz konusunda ortak paydada buluşacağımız ve uzlaşacağımızdan eminim" açıklamasında bulundu.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştüğünü belirten Stoltenberg, "Türkiye niyetinin üyeliği engellemek olmadığını açıkça belirtti" dedi. NATO Genel Sekreteri, Türkiye'nin dile getirdiği endişelerin "üyeliği veya katılım sürecini geciktirmeyecek" şekilde giderilebileceğinden emin olduğunu ifade etti.

Blinken'den Benzer Açıklama

ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken de Türkiye ile yaşanan görüş ayrılığının aşılabileceği mesajı verdi. ABD'nin üyelik başvurusu yapmaları halinde İsveç ve Finlandiya'nın üyeliğini "güçlü şekilde" destekleyeceğini belirten Blinken, "Uzlaşma sağlayabileceğimizden eminim" dedi. Blinken, İsveç, Finlandiya ve Türkiye arasında görüşmelerin sürdüğünü de duyurdu.

Birçok NATO ülkesinin dışişleri bakanları da görüşmelerin "iyi yolda" olduğunu açıklamış, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ise söz konusu iki ülkenin "çok hızlı" şekilde NATO üyesi olabileceğini belirtmişti.

Çavuşoğlu: Türkiye'nin Endişeleri Ortadadır

Toplantı sonrası basın toplantısı düzenleyen Dışişleri bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise Türkiye'nin NATO'nun açık kapı politikasını desteklediğini ve NATO'nun genişlemesine karşı olmadığını ancak özellikle İsveç'le ilgili olarak güvenlik kaygılarını bulunduğunu açıkladı. Çavuşoğlu, "Bizim tutumumuz gayet açık, net; bu bir tehdit değil, pazarlık söz konusu da değil. Bu popülizm de değil… Bu açıkça iki aday olmak isteyen ülkenin teröre verdiği destekle ilgili somut tespitlerimizdir, bunu paylaştık" ifadeleriyle PKK’ya verilen desteğe dikkat çekti. Oysa başta ABD olmak üzere NATO üyeleri terör örgütü PYD ve PKK’ya açıkça destek veriyor.

Türkiye'nin bu konuda güvenlik garantileri istediğini ifade eden Çavuşoğlu, İsveç ve Finlandiya'nın Türkiye'ye savunma ürünlerinin ihracatında uyguladığı kısıtlamaları da kaldırması gerektiğini söyledi. Çavuşoğlu, iki ülkenin Türkiye'nin talepleri ile ilgili bir çalışma başlattığını da ifade etti. Bakan, "Kendilerinin Türkiye’nin endişelerini giderme konusunda önerileri oldu, onun üzerinde duruyoruz ama bizim endişelerimiz meşrudur açıkça ortadadır" dedi.

Finlandiya hükümeti, resmen NATO'ya üyelik sürecini başlatırken İsveç'in de gelecek hafta içinde benzer bir adım atması bekleniyor. Söz konusu ülkelerin NATO'ya üye olabilmesi için kendi parlamentolarının yanı sıra 30 NATO üyesi ülkenin de onay vermesi gerekiyor.

Finlandiya’dan Açıklama:

Finlandiya, NATO üyeliğine başvurmaya karar verdiğini açıkladı. Kararın Rusya'nın Ukrayna işgalinin bir sonucu olduğu belirtilirken, Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö, düzenlediği basın toplantısında, "Bugün tarihi bir gün. Yeni bir dönem başlıyor" açıklamasında bulundu.

Niinistö, "Finlandiya, NATO'ya katılmakla kendisinin ve Avrupa'nın güvenliğini güçlendirecek. Bu tarihi kararı gelecek nesillerimiz için alıyoruz." İfadeleriyle kararını gerekçelendirdi.

Finlandiya'nın güvenlik ortamının temelden değiştiğini belirten Niinistö, "Finlandiya, güvenliği konusunda kendi kararlarını verir ve bu kararlar kimseye karşı değildir” detayını da paylaştı.

İbrahim Kalın: “Türkiye, İsveç ve Finlandiya'ya NATO Üyeliği İçin Kapıyı Kapatmıyor”

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, hafta sonu yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliği konusunda kapıyı tamamen kapatmadığını söyledi.

Ankara'nın İskandinav ülkeleriyle müzakereler yapacağını belirten Kalın, özellikle Stockholm'de "terörist faaliyetlerin" önüne geçilmesinin istendiğini kaydetti.

Reuters'e konuşan Kalın, "Kapıyı kapatmıyoruz. Ama temelde bu konuyu Türkiye'nin milli güvenlik meselesi olarak gündeme getiriyoruz." dedi.

Reuters, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Teröristlere misafirhane olan İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğine olumlu bakmıyoruz" sözlerinin NATO üyelerini ve üyelik isteyen iki İskandinav ülkesini şaşırttığını belirtti. Ajans, "ABD ve diğer üye ülkelerin Ankara'nın tutumunu netleştirmeye çalışıyor" dedi.

Kalın, Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği tarafından terör örgütü olarak tanımlanan PKK'nın Avrupa'da kaynak topladığını ve varlığının özellikle İsveç'te "güçlü, açık ve kabul edildiğini" söyledi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, "Yapılması gereken açık: Onlar, PKK faaliyetlerinin, bireylerinin ve aktivitelerinin bu ülkelerde var olmasına izin vermeyi bırakması gerekiyor." dedi.

"Elbette İsveçli meslektaşlarımızla tartışma, müzakere etmek istiyoruz." diyen Kalın, NATO üyeliği bir süreç. İşlerin nasıl gideceğini göreceğiz. Ancak bu, tüm müttefiklerin yanı sıra İsveç makamlarının dikkatine sunmak istediğimiz ilk nokta." diye konuştu.

Kalın, NATO'nun "sadece bazı üyelerin değil, tüm üyelerin endişelerini gidermesini" istediğini ifade etti.

Başta ABD olmak üzere NATO üyeleri Türkiye’nin resmen terör örgütü ilan ettiği PKK ve PYD’ye açıkça destek veriyor. PKK ve PYD, Türkiye’nin güney sınırında NATO üyelerinden aldığı finans ve silah desteğiyle sık sık Türkiye’ye saldırılar düzenliyor. Açık bir düşmanlık içinde olduğu bilindiği halde NATO bünyesinde yer almaya devam eden Türkiye’nin teröre destek verdikleri için İsveç ve Finlandiya’nın üyeliğine karşı sarf ettiği söylemler ise bir çelişki oluşturuyor. Ayrıca NATO’nun İslam beldelerinde gerçekleştirdiği vahşi katliamlara rağmen Ankara, ABD liderliğindeki NATO’ya bağlı olduğunu ifade ediyor, operasyonlarına destek veriyor ve ABD’yi stratejik ortak olarak niteliyor.