Hayvanların çıkardığı gazların küresel ısınmaya neden olduğu iddiası üzerine ilk adım Yeni Zelanda’dan geldi. Yeni Zelanda, hayvancılığı bitirme planına destek olmak için adımlar atıyor.

Dünyada miyarlarca aracın egzozu ve fabrika bacaları dururken küresel ısınmaya büyükbaş hayvanların çıkardığı gaz neden oluyor iddiaları üzerinden başlatılan oyuna hükümetler de alet olmaya sürdürüyor. Yapay et üretimi ve ticaretinin önünü açan bu plan için ilk adım Yeni Zelanda’dan geldi.

Dünyada kapitalizmin ürettiği gıda krizi yaşanırken, Yeni Zelanda'nın hayvancılığa ‘gaz çıkarma vergisi' getiren ilk ülke olma planına karşı çiftçiler ülke genelinde yollara döküldü. Çiftçiler, Wellington, Auckland, Christchurch ve diğer şehirlerde traktör ve kamyonet konvoyları oluşturarak trafiği kapattı.

Çiftçi protestolarında hükümetin hayvanlara 'gaz çıkarma vergisi' planından vazgeçmesi talep edildi.

Başbakan Ardern, geçen hafta, Yeni Zelanda'nın yaklaşık 6 milyon ineği ve 26 milyon koyununu sorumlu tuttuğu tarımsal gazlar ve biyojenik metanın vergilendirilmesine yönelik dünyadaki ilk planı açıkladı.

Bu iddianın kaynağı Bill Gates, ineklerin çıkardığı gazlar, dünyanın en büyük sorunlarından biri olduğunu iddia etmişti. Bilindiği üzere Gates, yapay et üretmek ve ticaretini yapmak için tesisler kurmuştu. Bill Gates, zengin ülkelere çağrıda bulunarak yapay et tüketimine geçin çağrısında da bulunmuştu.

Dünyaya egemen kapitalist nizam, sel ve iklim felaketlerinin küresel ısınmadan kaynaklandığını ve bu ısınmada hayvanların gazının büyük rol oynadığını iddia ediyor. Fabrika bacalarından çıkan zehirli gazlara karşı yaptırım uygulamakta ve önlem almakta gevşek davranan otoriteler ekolojik sistem içinde yer alan hayvanların çıkardığı gazın sorun oluşturduğunu ileri sürüyor.

Batı’nın uygulamaya koyduğu bu plana Türkiye de destek veriyor. Bu kapsamda okullarda “Karbo ayak izi” altında bir proje uygulamaya koyuldu. Ayrıca Ankara aldığı kararla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ismini “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı” olarak değiştirmişti. Bu isim değişikliği ile Ankara, Batı’nın alacağı kararları uygulamayı taahhüt ettiğini beyan etmiş oldu.