HTŞ’nin İdlib’teki Tutuklamalarına Karşı Tepkiler Büyüyor
09 Mayıs 2023

HTŞ’nin İdlib’teki Tutuklamalarına Karşı Tepkiler Büyüyor

Köklü Değişim Medya

Suriye’nin İdlib şehrinde kontrolü elinde tutan HTŞ (Heyet Tahrir el-Şam) silahlı güçlerinin Müslüman halka yönelik baskın ve tutuklama kampanyasına karşı tepkiler büyüyor.

Uzun süredir rejimle herhangi bir çatışmaya girmeyen Muhammed El Cevlani liderliğindeki HTŞ grubu, Esed ve destekçilerine karşı yeniden cephelerin açılmasını isteyen herkesi susturup sindirmeye çalışıyor.

HTŞ milisleri Suriye halkının devrimini yeniden canlandırmak adına kendisine nasihat ettiği için özellikle Hizb-ut Tahrir gençlerini belirli aralıklara gözaltına alarak zalimane bir tavır sergiliyor.

7 Mayıs 2023 günü sabahın erken saatlerinde, HTŞ'ye bağlı yüzlerce güvenlik görevlisi, İdlib’te onlarca Hizb-ut Tahrir gencini gözaltına aldı. HTŞ daha önce de Birleşmiş Milletler’in (BM) 2254 sayılı kararı kapsamında sürdürülen siyasi sürecin bir komplo ve devrime ihanet olduğunu ifade eden beyanlar dağıtan ve Esed rejimi ile el sıkışanları barışçıl gösterilerle protesto eden Hizb-ut Tahrir’e yönelik bir dizi baskınlar düzenlemişti.

HTŞ’nin İdlib’in Deir Hassan köyünde başlattığı son tutuklama kampanyası ise halk nezdinde büyük bir öfkeyle karşılandı. Halep kırsalındaki Azez şehri, kuzeydeki Marea kenti, İdlib kırsalındaki Kalli kasabası, Halep’in kuzeydoğusundaki El Bab şehri ve başka bazı bölgelerde HTŞ karşıtı protesto ve gösteriler düzenlendi.

HTŞ’nin zulüm furyası sadece Hizb-ut Tahrir gençleri ile sınırlı değil. Yapılan adaletsizlikler nedeniyle HTŞ saflarındaki savaşçılarını ayrılmaya çağıran aşiret mensupları da aynı şekilde baskı ve tutuklamalara maruz kalıyor.

Beni Halid aşireti, başta Deir Hassan olmak üzere birçok bölgede sivillere yönelik adaletsizlikleri nedeniyle Tahrir el Şam’a karşı bir bildiri yayınladı. Tutuklamalardan kısa bir süre sonra yayınlanan bildiride şu ifadelere yer verildi:

“Kamu yararının gerekliliklerine ve kabilenin genel kurulunun başkanlığının onayına ve kabilenin danışma ofisinin onayına dayanarak, Benî Halid El-Mahzumiyye aşireti olarak biz, aşağıdakilere karar veriyoruz:

Birincisi: Tahrir eş-Şam saflarında yer alan Beni Halid aşiretinin evlatları Başta Deir Hassan olmak üzere birçok yerde sivil halkımıza yapılan haksızlıklar nedeniyle Tahrir eş-Şam'dan ayrılmakta acele etmelidirler.

İkincisi: Heyet Tahrir el-Şam'a, amcamızın oğlu Salim el-Eyuş (Ebu Hüseyin) ve arkadaşlarını ve Hey’et Tahrir el-Şam’ın dün ve bugün keyfi bir şekilde tutukladığı tüm tutukluları derhal serbest bırakması çağrısında bulunuyoruz.

Üçüncüsü: Devrimci evlatlarımıza karşı bu tür baskıcı eylemlerin tekrarlanmasına karşı uyarıda bulunuyoruz.” (08.05.2023)

Benzer şekilde Arapça yayın yapan Orient TV, 7 Mayıs Pazar günü “Evlere girdiler ve çocukları terörize ettiler. El-Culani milisleri İdlib'deki muhaliflerine karşı bir tutuklama kampanyası başlattı” başlıklı bir haber yayınladı.

Haberde, Heyet Tahrir el-Şam milislerinin, şafak vakti, İdlib kentinde çeşitli aktivistlere, medya mensuplarına ve Özgür Ordu'nun eski savaşçılarına, El-Culani'ye yönelik eleştirilere, suçsuz mahkumları serbest bırakma gösterilerine ve Esad milisleri ve İran'la savaşmak için cephe açma taleplerine karşı bir dizi tutuklama başlattığı belirtildi. Baskınlarda evlerin mahremiyetlerinin çiğnendiği çocukların korkmasını umursamadan evlerin kapılarının kırıldığını gösteren fotoğraf ve videolara yer verildi.

Diğer yandan gazeteci Bilal Abdulkerim Twitter hesabından HTŞ’nin ağır şekilde kınandığı bir video yayınladı. El Bab’da çekildiği ifade edilen videoda şu mesaj ile paylaşıldı:

“Alimlerden ve ilim öğrencilerinden oluşan büyük bir grup, Suriye halkını avlayan Ebu Muhammed Jolani ve silahlı adamlarının işlediği zulmü kınamak için Suriye'nin El Bab Şehrinde toplandı. Şu anda HTŞ savaşçıları tarafından kuşatma altında bulunan Deer Hassan halkıyla dayanışma gösteriliyor.”

Hizb-ut Tahir Suriye vilayeti ise Medya bürosu başkanı ve üyeleri Heyet Tahrir Şam tarafından tutuklandıktan sonra konuyla ilgili bir basın açıklaması yayınlandı: Açıklamada Amerika’nın Esed rejimini meşrulaştırmak için "normalleşme ve uzlaşma" olarak adlandırdığı ihanet planına karşı halkın uyanık olması çağrısı yapılarak, HTŞ’nin normalleşmeye karşı çıkanları tutuklamasının tesadüf olmadığına dikkat çekildi ve şöyle denildi:

“HTŞ istihbaratının bu saldırısı, 2019'daki saldırısından sonra ikinci saldırısıdır ve o zamanlar Türk rejiminin imzaladığı Soçi Konferansı'nın kararlarının uygulanmasına vesile olmuştur ve bugün bu saldırı, bize yaşananları tekrar hatırlatmak ve devrimin suçlu rejimle normalleşerek ve katil siyasi çözümle ilerleyerek meydan okunmak istendiği yeni bir aşama olduğunu teyit etmek için gelmiştir. Bu nedenle, bu komplonun önünde durabilecek seslerin azaltılması gerekiyordu. Tutuklamalar da bunun içindir. Devrim halkı, bu saldırının sadece Hizb-ut Tahrir gençliğinin ve hakikat sözünün sahiplerinin savunuculuk kampanyasına yönelik olmadığını, bunun hak sözünü söyleyenlerin ve onların efendilerinin emirlerini yerine getirmelerinin önünde duranların kaderi olacağına dair bir mesaj olduğunu bilsin."

Açıklamada devrim halkına seslenilerek şöyle denildi: “Devrim hayatınızın tehlikeli bir aşamasına giriyorsunuz. Daha önce de belirttiğimiz gibi bu ihanet, "normalleşme ve uzlaşma" olarak adlandırılıyor. Ayağa kalkıp olup bitenler hakkında sözünüzü söylemenin ve masa başında çizilen bu kötü niyetli planı önlemenin zamanı gelmiştir. Açıklama, şu sözlerle sona erdi: "Karanlık ve zulümden kaynaklanan bu tür tutuklamalar, davet ve devrim gençliğini hak sözü söylemekten ve iyiliği emredip, kötülüğü yasaklamaktan asla caydırmayacaktır. Ta ki Allah’ın hükmü galip gelinceye kadar.”

#İdlibHalepOlmasın