Türkiye’nin Tonlarca Altını Neden İngiltere’de?
20 Kasım 2017

Türkiye’nin Tonlarca Altını Neden İngiltere’de?

Ajanslar

Köklü Değişim Medya

Türkiye’nin altın rezervlerinin üçte ikisinden fazlası İngiltere ve ABD’de bulunuyor. Almanya ise, İngiltere’de bulunan altın rezervlerini çekme kararı aldı.

İkinci Dünya Savaşı sonrası bazı ülkeler herhangi bir düşman işgaline karşı altın rezervlerinin büyük bir kısımlarını en güvendiği ülkelere emanet etti. Bu ülkeler seçilirken savaş gibi en zor zamanlarda dahi rahatça erişilebilir olması esas alındı. Türkiye de, İkinci Dünya Savaşı sonrası bu kapsamda altın rezervlerinin büyük çoğunluğunu İngiltere’ye verdi. 2008 yılında ABD ve Avrupa’yı etkisi altına alan ekonomik kriz, ülkelerin fiziki altınlarını sorgulama ihtiyacı oluşturdu.

2008 Sonrası Almanya Altınlarını Geri Çağırdı

Dünyanın en güvenilir ülkelerinin ekonomik krize girmiş olması altınlarını emanet eden ülkelerde güvensizlik ortamına neden oldu. Bu doğrultuda Almanya 2008 krizinin ardından 2013 yılında ABD ve İngiltere’de bulunan altın rezervlerini geri çağırmaya başladı. 2020 yılına kadar tamamlanması beklenen altın dönüşü kapsamında Almanya geçtiğimiz yıl 216 ton altınını Frankfurt’a getirdi.

Türkiye’nin 450 Ton Altını İngiltere’de

Dönemin Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’nin toplam 490 ton altın rezervinin bulunduğunu ancak bu altınların sadece 40 tonunun Türkiye’nin hazinesinde bulunduğunu geri kalanının İngiltere Merkez Bankası’nın "Bank Of England" depolarında olduğunu açıklamıştı. Küçük bir kısmı ise ABD Merkez Bankası FED’in depolarında bulunuyor.

Türkiye’nin tonlarca altınının İngiltere ve ABD’de bulunması akıllara herhangi bir ters düşme veya savaş durumunda altınların akıbeti ne olur? sorusunu akıllara getirdi.

Türkiye’nin batı ile karşı karşıya gelmesi durumunda birtakım yaptırımlar uygulanabileceği, bu yaptırımların içinde o ülkelerdeki altın ve döviz varlıklarının dondurulması da sözkonusu. Bu yaptırımlar ortadan kalkıncaya kadar Türkiye o varlıkları kullanamadığı gibi İngiltere’de bu altınları asla vermeyecektir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda ve sonrasında etkin rol oynayan İngiltere, gösterdiği bu çabanın karşılığı olarak da ülkenin servetlerini yağmaladı. Türkiye Merkez Bankasının kasasında bulunması gereken 450 ton altın, İngiliz ekonomisine hizmet eder duruma getirildi.

İngiltere Osmanlı Gemilerine El Koydu

1911 yılında İngiltere'deki Vickers Şirketi'ne "Reşadiye" zırhlısı siparişi verildi. Bir yıl sonra siparişe 2 zırhlı daha eklendi: Fatih ve Sultan Osman. Bunlardan başka 2 keşif gemisi, 4 torpido muhrip ve 2 denizaltı da yine İngilizlere verilen siparişler arasındaydı. Reşadiye ve Sultan Osman zırhlılarının 1914 yılında tamamlanarak teslim edilmesi için anlaşma yapılmıştı. İngiltere, bir dizi bahaneyle teslimatı geciktirmiş, 1. Dünya Savaşı patlak verdiğinde de, son taksit ödenip, "Sultan Osman" zırhlısına Türk bayrağı çekileceği sırada gemiye el koymuştu. İngilizlerin, el koyduğu bu 2 gemiden başka 8 gemi daha vardı zapt edilen. Bu gemilerin akıbetleri meçhul kaldı. 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan antlaşmasıyla Türkiye, Osmanlı devleti zamanında ödenen bu gemi bedellerinden tümüyle feragat etti.

İngiltere Libya’nın Milyar Dolarlarına El Koymuştu

İngiltere hükümeti 2011 yılında Libya Lideri Kaddafi’nin ülkede bulunan hesaplarına ve mal varlığına el koyma kararı aldı. Kaddafi’nin İngiltere bankalarında 20 milyar avronun üzerinde parası olduğu söyleniyordu. İngiliz hükümetinin Libya liderinin parasına el koyması o dönem bu durumu değerlendiren çok sayıda Türk köşe yazarı tarafından ‘İngiltere, bu altınları asla vermeyecek. Göreceksiniz! İngiltere, Libya’nın paralarını verdi mi?’ şeklinde yorumlanmıştı.