Özbekistan’da gerçekleşen anayasa referandumuyla, Mirziyoyev'in 2040 yılına kadar cumhurbaşkanı olmasının önünü açılarak zorba diktatör Kerimov’dan sonra ikinci diktatör olarak koltuğunu sağlamlaştırmış oldu.
Özbekistan'da anayasa değişikliğine ilişkin dün yapılan referandumda oy kullanma oranı yüzde 84,54 olurken, "Özbekistan Anayasası'na İlişkin Kanunu kabul ediyor musunuz?" sorusuna, oy kullananların yüzde 90,21'i "Evet", yüzde 9,35'i ise "Hayır" yanıtını verdiği açıklandı.
Halkın oyuna sunulan anayasa değişikliğinde cumhurbaşkanlığıyla ilgili yeni düzenlemeler dikkat çekiyor.
Yeni anayasada bir kişinin arka arkaya en fazla iki kez cumhurbaşkanı seçilebilme hakkına dair madde değişmezken, görev süresi beş yıldan yedi yıla uzatılıyor. Değişiklik kapsamında ayrıca cumhurbaşkanına ait bazı görev ve yetkilerin parlamentoya devredilmesi öngörülüyor.
Anayasa referandumu ile cumhurbaşkanı, meclis ve senato başkanları, vali, il ve ilçe meclis başkanları, cumhuriyet başsavcısı ve yüksek mahkeme başkanının da bulunduğu üst düzey yetkililerin daha önceki görev dönemleri dikkate alınmayacak.
Bu durumda mevcut Cumhurbaşkanı 65 yaşındaki Şevket Mirziyoyev'in görevinde geçirdiği süre sıfırlanmış olacağı için iki kez daha seçilme hakkı elde edecek. Böylece Mirziyoyev'in yedi yıla çıkan görev süresi ile birlikte 2040 yılına kadar ülkeyi yönetmesinin önü açılmış oldu.
Değişiklik paketindeki diğer önemli maddeler şöyle:
-Referandumda halkın oylayacağı 155 maddeden oluşan pakette, anayasaya 27 yeni madde eklenirken 128 maddenin 91'inde değişiklik yapıldı.
-Anayasa değişiklik paketi ile idam cezasını kaldırırken, kişisel yasal korumanın genişletilmesini öngörüyor. Bu kapsamda örneğin polis tarafından tutuklanan kişinin hakları ve kimsenin suçsuz yere hapse atılamayacağı ilkesi gibi kurallar güçlendiriliyor.
-Değişiklik paketi, Özbekistan'ı artan refah yükümlülükleri ile bir "sosyal devlet" ilan ediyor ve tarım dışı toprak mülkiyetine izin veriyor.
Türkiye, Referandum’dan Memnun
Dışişleri Bakanlığı, Özbekistan'da düzenlenen anayasa değişikliği referandumunun, huzur ve barış ortamı içerisinde tamamlanmış olmasından memnuniyet duyulduğunu bildirdi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
"Özbekistan'da 30 Nisan 2023 tarihinde gerçekleştirilen anayasa değişikliği referandumunun, huzur ve barış ortamı içerisinde tamamlanmış olmasından memnuniyet duyuyoruz. Köklü bağlara sahip olduğumuz Özbekistan’ın istikrar ve refahına büyük önem atfediyor, referandum sonuçlarının dost ve kardeş Özbek halkı için hayırlı olmasını diliyoruz. Türkiye, kardeş Özbekistan'daki reform sürecini desteklemeye devam edecektir."
Mirziyoyev, Kerimov Zulmünün Devamı
Mirziyoyev'in selefi İslam Kerimov yönetiminde Özbekistan, bölgenin en baskıcı ülkelerinden biriydi. Kerimov'un 2016'da ölümü üzerine görevi devralan Mirziyoyev’in de uyguladığı politikalar selefinden farkı olmadığını ortaya koyuyor. Anayasa değişikliğini, Özbekistan'ın özgürlükleri ve insan haklarını en üst düzeye çıkaracağı yönünde pazarlayan Mirziyoyev, böylece 2040 yılına kadar koltukta oturabilmesini sağlayan imkanı elde etmiş oldu.
Özbekistan’da zalim Kerimov sonrası iktidara gelen Şevket Miramanoviç Mirziyoyev de, İslam’a ve Müslümanlara karşı zulüm ve işkenceyi aynen devam ettiriyor. Kurulduğu ilk günden itibaren İslami hayatı yeniden başlatmak için fikri ve siyasi çalışma yürüten Hizb-ut Tahrir'i terör örgütü iftira atarak üyelerine karşı cezaevlerinde akla gelmeyecek vahşi işkenceler uygulayan Özbekistan rejimi, başörtüsünü yasaklıyor ve Doğu Türkistanlı Müslümanları cellatları komünist Çin yönetimine teslim ediyor.
Özbekistan hükümeti, cezaevlerinde sürdürdüğü zulümlerini örtmek için, senatoya gelerek eşlerinin hakkını arayan 29 kadını Eylül 2021’de gözaltına almış ve iftira atarak tutuklamıştı. Bu olaydan kısa süre önce de 12 Hizb-ut Tahrirli erkeğin gözaltına alındığı haberlere yansımıştı. Kerimov sonrası kurulan ve reform söylemlerinde bulunan yeni hükümet de Müslümanlara karşı aynı zorba kararları, işkenceleri ve zulümleri iftira atarak sürdürüyor.
Amerika’ya yakın bir eksende hareket eden Özbekistan yönetimi, Afganistan’ı işgal ettiğinde, Amerika’nın yanında yer alırken, Washington’ın hareket olanağını ve Afganistan’a ulaşımını kolaylaştırıyordu. Amerika da Afganistan’a askeri yardım ulaştırmak amacıyla o zaman Özbekistan’da bir askeri üs kurmuştu. Bugün “Afganistan’ın Komşuları” grubunda yer alan Özbekistan, Taliban yönetiminin ABD liderliğindeki küresel statükoya boyun eğdirilmesi için çaba sarf ediyor.