Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyon Başkanı (SMDK) Salem el-Meslet, bugün Suriye’nin Azez şehrinde katil Esed rejimi ile uzlaşma karşıtı gösteride “şebbiha” sloganlarıyla protesto edilerek kovuldu.
Suriye devriminin uyanışı olarak nitelenen ve birkaç haftadır süren protesto gösterilerinin sonuncusu olan Azez’de SMDK ve Başkanı EL-Meslet, “Şebbiha” oalrak tanımlandı. Suriye halkı, Esed rejiminin yasadışı eylemleri için oluşturup, kullandığı paramiliter güçleri şebbiha olarak adlandırıyor. Şebbiha Arapça’da hayalet manasına geliyor.
Suriye’de uzlaşma karşıtı gösteriler Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “Rejim ile muhalifleri uzlaştırmalıyız” açıklaması sonrası başlamıştı. Ankara’nın Esed rejimine meşruiyet kazandırma çabaları olarak görülen üst düzey görüşmelerde ABD’nin de desteklediği BM’nin (Birleşmiş Milletler) 2254 sayılı kararı çerçevesinde yürütülüyor.
Ankara ve desteklediği SMDK, BM’nin 2254 sayılı kararı çerçevesinde hareket ettiklerini her fırsatta beyan ediyorlar ve sık sık toplantılar düzenliyorlar. Bugün açıkça Esed rejminin elinin sıkılması ile 2254 sayılı kararın ifşa olduğu Suriye halkı tarafından ifade ediliyor. Suriye’de düzenlenen gösterilerde Esed rejimi ile yakınlaşan Ankara ve Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtı sloganlar da atılıyor.
Ankara, Esed rejimi ile görüşme adımlarını terörle mücadele için attığını ifade eden açıklamalarda bulunsa da rejimin ne sınırda güvenliği sağlamaya ne de ayakta durmaya takati olmadığı ve sahada sözünün geçmediği biliniyor. Bu yüzden Ankara’nın bu yakınlaşma girişimi, Esed rejimine meşruiyet kazandırma çabası olarak okunuyor. Ankara, bu girişimleri BM’nin 2254 sayılı kararına binaen yaptığını sık sık vurguluyor. ABD’nin Suriye’de desteklediği çözüm olan 2254 sayılı karar doğrultusunda ve Ankara da bu siyasete angaje hareket ediyor. “Siyasi süreç” de denilen bu çalışma ile Esed rejiminin meşru yönetim olarak tanınması, geçiş sürecini yönetmesi ve yeniden halka dayatılması amaçlandığı ifade ediliyor.
Söz konusu görüşmelerin Suriye halkı tarafından ihanet olarak niteleniyor ve gösterilerde “Esed’le uzlaşmayacağız” sloganları atılıyor.
Ankara her ne kadar muhaliflerin garantörü rolünü üstlense de, masada alınan kararlar ve sahadaki operasyonlarla Esed rejimini ayağa kaldırılması için adımlar atmıştı. Astana süreci, Esed rejimini ayağa kaldırırken, BM’nin 2254 sayılı kararı çerçevesinde sürdürülen Cenevre süreci de katil Esed rejimine meşruiyet kazandırma hedefi güden bir yapıya sahip.
ABD, baba Esed’den beri bölgede çıkarlarını koruyan ve “İsrail”in emniyetini sağlayan Esed rejiminin bekasını korumak için perde arkasında hareket ediyor. Washington, katliamları ve vahşiliklerini alenen sürdüren Esed rejimine karşı söylemlerde bulunsa da Suriye sahasını kontrolünü bizzat elinde bulundurduğu uzmanlarca ifade ediliyor.