Irak’la Askeri İş Birliği Ve Güven Anlaşması Yapılacak
16 Mayıs 2019

Irak’la Askeri İş Birliği Ve Güven Anlaşması Yapılacak

Ajanslar

Köklü Değişim Medya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi düzenledikleri ortak basın toplantısında, iki ülke arasında askeri iş birliği ve güven anlaşması yapılmasına karar verdiklerini açıkladılar.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "DEAŞ, PKK ve FETÖ terör örgütleriyle mücadelemizin kararlılıkla sürdürülmesi ve bu alanda Türkiye-Irak arasında bir askeri iş birliği ve güven anlaşmasının yapılmasının isabetli olacağına aramızda karar verdik" açıklamasında bulundu.

Erdoğan ve Abdulmehdi, ikili görüşme sonrasında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ortak basın toplantısı düzenledi.

Irak Başbakanı Abdulmehdi ziyaretini beraberinde çok sayıda bakan ve aralarında Türkmenlerin de bulunduğu parlamenter heyetiyle gerçekleştiriyor.

Erdoğan, Irak halkının ve tüm İslam aleminin Ramazan-ı şerifini tebrik ettikten sonra açıklamasında "DEAŞ terörünü mağlup eden Irak güvenlik güçlerini bir kez daha tebrik ediyorum. Bu uğurda şehit olan Iraklı kardeşlerimize yüce Rabbim'den rahmet, yaralananlara da acil şifalar diliyorum." ifadelerine yer verdi.

Görüşmelerinde, Türkiye ve Irak ilişkilerini tüm boyutlarıyla değerlendirdiklerini ve bölgesel gelişmeleri de ele alma fırsatı bulduklarını vurgulayan Erdoğan, "Irak'ın siyasi birliği ve toprak bütünlüğünün korunması, istikrar ve güvenliğin sağlanması Irak siyasetimizin temelini oluşturuyor. Irak'ın zenginliği olan tüm etnik ve dini gruplar Türk halkının dostudur, kardeşidir. Irak'ın uluslararası toplumla ilişkilerini geliştirme yönünde son dönemde attığı adımları memnuniyetle müşahede ediyoruz. Bölgesel rolünü yeniden üstlenmesiyle Irak'ın barış ve istikrara daha önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum" temennisinde bulundu.

Erdoğan, Türkiye'nin Irak ile geçmişten bugüne ekonomik ve ticari alanlarda kapsamlı iş birliklerinin olduğuna işaret ederek, 2003 sonrasında terör ortamında dahi Türk yatırımcıların Irak'tan vazgeçmediğini, Irak'ın yeniden imarına katkıda bulunduğunu hatırlattı.

İşçiler ve mühendislerin bu uğurda yeri geldiğinde canlarını verdiklerini, bugün de aynı özveriyle Irak için birlikte çalışmaya hazır olduklarını vurgulayan Erdoğan, "Şu anda bildiğiniz gibi 20 milyar dolarlık bir ticaret hacmini hedeflemiş bulunuyoruz. Tabii bu ticaret hacmine iyice yaklaştık ama Irak ile Türkiye arasında 20 milyar dolarlık bir ticaret hacmi yeterli değil. Öyle zannediyorum ki Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantısı için bu yıl içinde Irak'a yapacağımız ziyarette bu hedefi güncellemek durumunda olacağız, inşallah orada daha büyük bir hedefi işaret edeceğiz" dedi.

"İLİŞKİLERİMİZİ ZENGİNLEŞTİRMEK İSTİYORUZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu amaçla Irak'a yönelik yatırımları artırmanın yöntemleri üzerinde de gerek ikili gerek heyetler arası görüşmelerde fikir teattisinde bulunduklarını ifade ederek, şöyle devam etti:

"Her iki ülke iş adamlarının önündeki engelleri ortadan kaldırabilmek için ahdi zeminin güncellenmesi hususunda dikkat çektik. Irak'ın yeniden imarı konusunda DEAŞ işgalinden en çok zarar gören bölgelerin kaldırılmasına ve Irak'ın güneyine kadar uzanan bir ticaret koridoru tesis edilmesine öncelik verdiğimizi teyit ettik. Irak'ta mevcut başkonsolosluklarımızı yeniden faaliyete geçirmek ve tedricen yenilerini açmak suretiyle Irak'ın tüm bölgeleriyle ilişkilerimizi zenginleştirmek istiyoruz. Elektrik alanında Irak'ın yakın vadede ihtiyacının karşılanmasına katkıda bulunabileceğimizi Sayın Başbakana ikili görüşmemde de ifade ettim. DEAŞ tarafından tahrip edilen Kerkük-Ceyhan petrol boru hattının bir an önce faaliyete geçirilmesinin önemine işaret ettik."

Kuraklık ve Su Sorunu

Bölgenin önceki yıl kuraklıktan, bu yıl da yoğun yağışlardan kaynaklanan sellerden etkilendiğini belirten Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti;.

"Özellikle Türkiye olarak geçtiğimiz yılki kuraklık döneminde Irak'a elimizden gelen desteği sağladık. Değişen iklim ve artan ihtiyaçlar ele alındığında tüm ülkelerin özellikle ilmin, teknolojinin sağladığı imkanları en iyi şekilde kullanmaları mecburiyet haline gelmiştir. Ülkemiz sulama teknolojileriyle artık su yönetimiyle, çevreci uygulamalarıyla suyun idareli kullanımı konusunda önemli mesafe aldı. Bu tecrübemizi Irak ile paylaşmak amacıyla bu alanda özel temsilcim olarak Profesör Doktor Sayın Veysel Eroğlu 50 kişiden oluşan bir çalışma grubu teşkil etmiş ve Irak'a münhasır bir eylem planı hazırlamıştır. Bugünkü görüşmemizde bunu da ele aldık, hatta bu konuyla ilgili gerekli olan bazı bölgelerde de barajlar yapılması konusunu gündeme getirmek suretiyle bolluğun olduğu dönemde barajlardan istifade, hatta bizden oraya verdiğimiz suyun daha dikkatli, daha bu noktada israftan uzak bir şekilde kullanımında bu barajların iş göreceğini de gündeme getirdik. Bugünkü görüşmemizde benzer bir grubun Irak'ta teşkilini müteakiben çalışma grubumuzun Irak'ı en kısa sürede ziyaret ederek süratle çalışmalara başlaması hususunda mutabık kaldık."

Terörle Mücadele

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "DEAŞ, PKK ve FETÖ terör örgütleriyle mücadelemizin kararlılıkla sürdürülmesi ve bu alanda Türkiye-Irak arasında bir askeri iş birliği ve güven anlaşmasının yapılmasının isabetli olacağına aramızda karar verdik ve bunun için de Dışişleri Bakanım, Savunma Bakanım ve İstihbarat Teşkilatı Başkanım üçlü olarak muhataplarıyla bir görüşmeyi en kısa zamanda gerçekleştirecekler" diyerek yeni bir çalışmanın başlatılacağını açıkladı.

Konuşmasının sonunda görüşmelerinin hayırlara vesile olmasını temenni eden Erdoğan, Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması ve meseleye kalıcı bir siyasi çözüm bulunması konusunda görüş birliği içinde olduklarını ve bu bağlamda Irak'ın Astana Platformu'nda gözlemci olarak yer almasını memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

Abdulmehdi: “Görüşmeler Yoğun Ve Verimli Oldu”

Bugünkü görüşmelerin "yoğun ve verimli" olduğunu, çok önemli konuların ele alındığını belirten Abdulmehdi, iki ülkenin ticaret hacmi hedefinin 20 milyar dolar olduğunu ve bunun daha arttırılması arzusunda olduklarını söyledi. Ortak projelerle ikili ticaretin arttırılması, terörle beraber mücadele edilmesi, yoksullukla mücadele ve kalkınmaya yönelik ortak adımların atılmasını temenni ettiklerini dile getiren Abdulmehdi, "Biz Türkiye'nin bu yolda çok büyük mesafeler kat ettiğini biliyoruz. Ekonomide, yönetimde, savunma sanayiinde özellikle son zamanlarda çok büyük başarılara imza attığını biliyoruz. Şu anda Irak'ın Türkiye'nin sahip olduğu tüm bu fırsatlardan faydalanmasının zamanının geldiğini düşünüyorum. El ele vererek iki ülkenin, iki halkın ve bölgenin çıkarına olabilecek birçok adım atabiliriz" dedi.

IŞİD'in güçlenme çabasında olsa da etki boyutunun düşük olduğunu belirten Abdulmehdi, "Irak topraklarında kontrol ettikleri hiçbir bölge yok. Sadece belli hücreler şeklinde, küçük oluşumlar şeklinde hareket etmeye çalışıyorlar ancak onları da biz güvenlik güçlerimizle yakından takip etmekteyiz ve onlara hiçbir fırsat vermiyoruz. Irak'ta tekrar güvensizlik ortamının oluşmasına asla müsaade etmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin eskiden olduğu gibi Irak'ın yanında yer aldığını söyleyen Abdulmehdi, "İnsanların korkup Irak'ı terk ettiği bir dönemde Türkiye Irak'ı bırakmadı. En zor zamanlarında dahi Irak'ın yanında oldu ve canlarını feda eden Türk kardeşlerimiz oldu. Bunların içinde Irak'ta çalışan Türk şoförlerinin de maalesef hayatını kaybettiğini biliyoruz. Öte yandan, Türkiye'nin Iraklı sığınmacılara kucak açmış olması da Irak tarafından asla unutulmayan bir husustur. Bundan dolayı da minnettar ve müteşekkiriz" diyerek teşekkür etti.

“Türkiye Topraklarına Bir Güvenlik Tehdidinin Oluşmasını Kabul Etmeyiz”

Abdulmehdi, ikili ve heyetlerarası görüşmelerde su, enerji, sınır kapıları, ortak barajlar, projelerin hayata geçirilmesi gibi ikili ilşkilerin ele alındığını açıklayarak konuşmasına şöyle devam etti:

"Türkiye ve Irak arasında birçok anlaşma var. Bu anlaşmalar arasında 2008 yılında bir güvenlik anlaşması da vardı ancak uygulama bağlamında bunun çok etkin bir şekilde kullanıldığını söyleyemeyiz. Şu an için sahada gündeme gelmiş olan sorunların da giderilmesi bağlamında daha etkin ve beraber çalışmamız gerektiğine inanıyoruz. Hiçbir şekilde Türkiye topraklarına bizim topraklarımızdan bir güvenlik tehdidinin oluşmasını kabul etmemiz mümkün değil. Bu bağlamda da iş birliğimizi güçlendireceğiz."

Irak'ın da Türkiye gibi siyasetin aktif olduğu, çok partili demokratik bir ülke olduğunu ifade eden Abdulmehdi, her ne kadar terör ve diğer sosyal şiddet türleri ülkede vuku bulmuş olsa da Irak'ın demokrasiye bağlılığının devam ettiğini vurguladı.

Irak'ın kültürel ve etnik bağlamda çeşitliliğe ve ulusal birlik konusunda herkesin bir araya geldiği bir yapıya sahip olduğunu ifade eden Mehdi, konuşmasını şöyle sonlandırdı: "Bizler gerçekten çok zor dönemlerden geçtik. Özellikle de bölgedeki gerilimi daha da düşürmek için ne yapabiliriz konusunu Sayın Cumhurbaşkanı ile görüştük. Halkların arzu ettikleri barışı ve güvenliği nasıl tesis ederiz meselesini ele aldık. Şüphesiz Irak'ın maruz kalacağı herhangi bir tehdit ya da tehlike aynı zamanda Türkiye'yi de tehdit edecektir. Bunu şu anda görmekteyiz bölgede. Suriye'de olsun, diğer bölgelerde olsun. Aslında birbirimizden bağımsız ve kopuk değiliz. Bölge olarak etkilenmekteyiz. Düşmana karşı, bizi tehdit eden unsurlara karşı beraber mücadele etmekteyiz."