Yahudi Varlığı “İsrail”de Üçlü Güvenlik Zirvesi
26 Haziran 2019

Yahudi Varlığı “İsrail”de Üçlü Güvenlik Zirvesi

Ajanslar

Köklü Değişim Medya

“İsrail”, Rusya ve ABD temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen üçlü güvenlik zirvesi Tel Aviv’de yapılıyor.

Netanyahu başkanlığında düzenlenen zirveye, Rusya Güvenlik Konseyi Başkanı Nikolay Patruşev, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ve “İsrail” Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Meir Ben Şabat katılıyor.

“İsrail” medyasına göre Netanyahu, zirve öncesinde verdiği akşam yemeğinde, kabinedeki bakanlara hitaben, “Yarın burada, “İsrail”de ABD ve Rusya gibi iki süper gücü bir araya getirecek eşi görülmemiş bir zirveye başkanlık edeceğim. Bu zirvenin “İsrail”de gerçekleştirilmiş olması, “İsrail”in uluslararası arenadaki seçkin konumunun diğer bir kanıtıdır” dediği aktarıldı.

Netanyahu, üçlü güvenlik zirvesinde Suriye, İran ve Ortadoğu’da istikrarı etkileyen konuların görüşüleceğini söyledi.

Daha önce tarafların zirveye ilişkin açıklamalarında, görüşmelerin odağında Suriye’deki krizin çözümü ve İran’ın Suriye’deki konumunun olacağı belirtilmişti.

Patruşev: “İsrail”in Güvenliğine Özel Önem Veriyoruz”

Patruşev, ilk görüşmeler sonrası düzenlenen basın toplantısında, “İsrail”in güvenliğine özel önem veriyoruz. Bu toplantı, “İsrail”in güvenliğini sağlamak için komşusu Suriye'deki krizin çözümüne odaklanacak” dedi.

Zirvede, Suriye'deki krizin çözümüne dair önerilerin görüşüleceğini belirten Patruşev, “Suriye'ye barışın getirilmesi için içerde siyasi çözüm, terörist kalıntılarının tamamen ortadan kaldırılması, insani yardımların sağlanması ve ekonomik ve sosyal alanda yeniden yapılanma dâhil olmak üzere atılması gereken adımlar ele alınacak” dedi.

Yahudi varlığı “İsrail”in Başbakanı Netanyahu ise, “İsrail”, İran güçlerinin İbrani Devleti’nin sınırlarındaki varlığını engellemek için gerekli tüm tedbirleri alacak” ifadesini kullandı.

Öte yandan görüşme ‘türünün ilk örneği’ olmasına karşın, zirveden çıkacak sonuç bakımından beklentilerin yüksek olmadığı görülüyor. Zira Rus kaynakların değerlendirmesine göre bu zirvenin bir ‘çığır açması’ beklenmiyor.

Daha önce yaptığı açıklamada zirveyi değerlendiren bir Rus kaynak, zirvenin, İran’ın Suriye’deki konumu ile ilgili ‘büyük bir çığır açmayacağını’ ancak görüşmelerin Ortadoğu’daki krizlerin aşılmasında diplomatik kanalların önünü açacağına dikkat çekmişti.

Kaynağın söz konusu değerlendirmesini destekleyecek açıklama ise daha önce Rusya Güvenlik Konseyi Başkanı Nikolay Patruşev’den gelmişti.

Patruşev, iki gün önce yaptığı açıklamada, üçlü güvenlik zirvesindeki sonuçları ‘stratejik ortağı olması’ nedeniyle İran yönetimiyle paylaşacağını ifade etmişti.

Patruşev, “İran’ın Suriye’deki varlığı meşru hükümetle olan anlaşmasına dayanmakta. Ayrıca Tahran terörle mücadelede önemli bir rol oynadı. Çözümü konuşurken onun (İran) çıkarlarına saygı gösterilmelidir” dedi.

Rusya Devlet Başkanı Putin de geçtiğimiz günlerde katıldığı bir canlı yayın programında, Rusya ile ABD arasında, Suriye konusunda bir anlaşma sağlanabilir mi sorusuna, “Rusya, müttefiklerini pazarlık konusu yapmaz” yanıtını vermişti.

"ABD-Rusya-“İsrail” Üçlü Güvenlik Zirvesi Başarısızlığa Mahkûm"

Rus siyasi analist ve köşe yazarı Vladimir Frolov, Kudüs'te ABD, Rus ve “İsrail”li ulusal güvenlik danışmanlarının yapacağı üçlü zirvenin başarısızlığa mahkûm olduğunu söyledi.

The Moscow Times gazetesinde yer alan makalesinde Frolov, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolai Patrushev ve “İsrail” Ulusal Güvenlik Danışmanı Meir Ben-Shabbat'ın katılacağı Kudüs'teki zirveden herhangi bir sonuç alınabileceğine inanmadığını belirtti.

Frolov, üçlü zirvenin “İsrail”in girişimleriyle düzenlediğini ve söz konusu zirvede Suriye'deki durum ile İran'ın bölgedeki rolünün masaya yatırılacağını aktardı.

Frolov, ABD ve “İsrail”in zirvede İran karşıtı bir gündem oluşturmaya çalışacağını ancak Rusya'nın buna karşı olduğunu kaydetti.

ABD ile “İsrail”in Suriye'de Esed rejimini tanıma ve Washington'un rejime yönelik yaptırımları kaldırma karşılığında Rusya'nın İran güçlerinin Suriye'den uzaklaştırmasını kabul edeceği yönünde bazı spekülasyonlar bulunduğunu belirten Frolov, şunları yazdı:

"Washington, İran'ın Suriye'deki rolünü azaltmaya yönelik Rusya'dan yeni öneriler geleceği beklentisinde, ancak bu konuda hayal kırıklığına uğrayacak gibi. Moskova, ABD Başkanı Trump'a geçen yıl Helsinki'de İran'ın vekâletini yürüten grupların “İsrail” sınırından 80 kilometre uzakta tutulması yönünde verdiği sözün ötesine geçmeyecektir."

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'un geçen yıl yaptığı, Moskova'nın İran'ı Suriye'den çıkaracağı yönündeki beklentilerin "gerçekçi" olmadığına yönelik açıklamasını hatırlatan Frolov, "Esed rejiminin İdlib'e düzenlediği ve İran'ın kontrolündeki kara birliklerinin katılmadığı son saldırılar, Moskova'ya İran'ın desteği olmadan rejimin bölgede kontrolü elinde tutamayacağını açıkça gösterdi." ifadelerini kullandı.

Frolov, olası bir anlaşmazlıkta İran'ın Suriye'de Rusya için işleri zora sokabileceğini, bu nedenle Suriye'de attığı bazı adımlardan rahatsız olsa da Moskova'nın Tahran ile doğrudan bir çatışmayı göze almayacağını sözlerine ekledi.