Erdoğan’dan ABD’li Sermayedarlara “Türkiye ve ABD Stratejik Ortak” Sloganıyla Yatırım Çağrısı
21 Eylül 2021

Erdoğan’dan ABD’li Sermayedarlara “Türkiye ve ABD Stratejik Ortak” Sloganıyla Yatırım Çağrısı

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 76. BM Genel Kurulu çalışmaları için bulunduğu New York'ta, Türk Amerikan İş Konseyi (TAİK) tarafından düzenlenen, “11. Türkiye Yatırım Konferansı” gala yemeğine katıldı. Buradaki hitabında Erdoğan, ABD’li yatırımcılara Türkiye’ye yatırım yapmaları için çağrıda bulundu ve konuşmasında sık sık kullandığı “Türkiye ve ABD, iki güçlü stratejik ortak ve 70 yıllık müttefiktir” sloganına yer verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz Mayıs ayında bazı Amerikan şirketlerinin yöneticileriyle video konferans aracılıyla karşılıklı fikir alışverişinde bulunduklarını ve yeni iş birliği ve yatırım imkanlarını ele aldıkların hatırlatarak "Türkiye ve ABD, iki güçlü stratejik ortak ve 70 yıllık müttefiktir. Bu çok özel ve sağlam temellere dayanan iş birliğimiz yıllardır dünyanın birçok coğrafyasında barışa, istikrara ve güvenliğe katkı sağlamıştır. Son dönemde yaşanan kritik gelişmeler, ülkelerimiz arasındaki stratejik ortaklığın önemini ve kıymetini bir kez daha göstermiştir. Sadece ekonomi ve ticarette değil, güvenlikten teröre, savunmadan yatırımlara uzanan geniş bir alanda, ciddi iş birliği imkanlarımız bulunuyor” diyerek işgal ettiği beldeleri sömüren ABD ile yaptığı iş birliğinin dünya barışına katkı sağladığını ileri sürdü.

“Biden’la Ekonomik İlişkilerin Geliştirilmesi Konusunda Tam Bir Mutabakat İçindeyiz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kişisel ilişkilerde olduğu gibi devletlerin de zaman zaman bazı konularda görüş ayrılığı yaşayabileceğini belirterek “Biz bunların dayanışma ve karşılıklı saygı çerçevesinde, diyalog yoluyla aşılabileceğine inanıyoruz. Türk-Amerikan ilişkilerinin konu bu zaviyeden ele alındığında karşılaşılabilen zorlukları aşabilecek olgunluğa ve kapasiteye sahip olduğu görülecektir. Önemli olan, her iki ülkede de bu yönde kuvvetli bir siyasi anlayış ve iradenin bulunmasıdır. Değerli dostum Başkan Biden’la, 14 Haziran'da Brüksel'de yaptığımız samimi ve kapsamlı görüşmede bu konudaki ortak irademizi teyit ettik. Sayın Başkan’la, ekonomik ilişkilerimizin geliştirilmesinin hem mümkün hem de gerekli olduğu hususunda tam bir mutabakat içindeyiz. İkili ticaret hacmimizi yüz milyar dolara ulaştırmaya yönelik kararlılığımızı beraberce vurguladık. Bu rakamın, doğru adımların atılması halinde rahatlıkla erişilebilecek gerçekçi bir hedef teşkil ettiğinde hemfikiriz. Nitekim Türkiye ve Amerika arasındaki ikili ticaret hacmi, salgın şartlarına rağmen geçen sene 21 milyar dolara yükselmiştir. ABD, Türkiye'nin en fazla ihracat yaptığı ülkeler arasında üçüncü sırada yer almaktadır. İkili ticaret hacmimizin yılsonunda 25 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz. Siz iş insanlarımızla birlikte salgın sonrası dönemi doğru şekilde değerlendirmemiz halinde yüz milyar dolar hedefimize rahatlıkla ulaşacağımıza inanıyorum" diye konuştu.

Erdoğan’ın detayına inmediği ve önemsizmiş gibi gösterdiği ABD ile yaşanan görüş ayrılıkları arasında, YPG/PYD’ye verilen binlerce tır silah yardımı, F-35 savaş uçakları programından çıkarılma, yaptırımlar, S-400 krizi ve FETÖ lideri Gülen’in iade edilmemesi gibi hususlar var.

“Türkiye’deki Amerikalı Şirket Sayısı 1.971’e Ulaştı”

Ekonomik ve ticari ilişkilerin gelişmesinde artan karşılıklı yatırımların önemli bir rolü bulunduğunu hatırlatan Erdoğan “2021 yılının Haziran ayı itibariyle Türkiye'de faaliyet gösteren Amerikalı şirket sayısı, bin 971'e ulaştı. Amerika'nın Türkiye'deki doğrudan yatırımları, 13 milyar doları buldu. Türk yatırımcıları da Amerika'da 7,2 milyar dolarlık doğrudan yatırım yaptı. Uygun maliyet ve geniş üretim imkanları, iyi eğitimli iş gücü ve modern lojistik alt yapısıyla Türkiye, küresel ticarette giderek daha fazla ön plana çıkıyor. Ülkemiz salgın dönemi boyunca küresel tedarik zincirlerinin güvenilir bir halkası olduğunu göstermiştir. Salgın döneminde sadece sağlıkta değil üretim, lojistik, kamu güvenliği, istihdam, sosyal destekler alanlarında da ülkemiz pozitif yönde ayrıştı. Asya merkezli üretim ağına alternatif arayışlarında, üç kıtayı birleştiren stratejik konumuyla Türkiye, giderek daha çok öne çıkmaya başladı. Olumsuz küresel ekonomik iklime, tedarik ve lojistik zincirlerindeki aksaklıklara ve artan korumacılığa rağmen 2020 yılını büyümeyle kapattık. Geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiğimiz yüzde 1,8'lik büyüme oranıyla, G-20 içinde ikinci sırada yer aldık. Aynı dönemde G-20'de sanayi üretimi en çok artan ülkelerden olduk. Bu ivmeyi 2021'in ilk çeyreğinde yüzde 7,2 ve ikinci çeyreğinde 21,7 oranında büyüme oranları yakalayarak devam ettirdik. Aynı şekilde ihracatta da bir rekora imza atarak yıllık bazda 210 milyar doları geride bıraktık” bilgisini paylaştı.

“Yeni Anayasa Çalışmalarımız Sürüyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sivil, demokratik ve özgürlükçü anayasa çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, “Diğer yandan son 19 yıldır aralıksız sürdürdüğümüz reform gündeminden de kopmuyoruz*. Kısa süre önce insan hakları eylem planımızla, ekonomik reform paketimizi milletimizle paylaştık. Ülkemizi sivil, daha demokratik ve özgürlükçü bir anayasaya kavuşturma hedefiyle başlattığımız çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Uluslararası yatırımcıların, ülkemizde güvenle yatırım yapmaları için gerekli yasal düzenlemeleri, hayata geçirmeye devam edeceğiz. Küresel ekonomi ve üretim paradigmasında yaşanan köklü değişimleri de yakından izliyoruz. İnsanlığın iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini giderek daha fazla hissetmeye başladığını görüyoruz. Bizde ekonomimizi bu yönde dönüştürecek yenilikçi ve çevre dostu adımlar atıyoruz. Esnek ve yüksek üretim kapasitemiz özellikle tedarik zincirleri ve arz güvenliği bakımından Amerikan firmaları için birçok fırsat barındırıyor. Ekonomik ve ticari dayanışmamızı güçlendirmenin bir yolu da iş birliği alanlarımızı çeşitlendirmekten geçiyor. Enerji konusu, bu bakımdan her iki ülkeye ciddi imkanlar sunuyor. Amerika’yla, enerji alanındaki iş birliğimiz, özellikle sıvılaştırılmış doğal gaz, LNG sektöründeki ortak faaliyetlerimiz artarak devam ediyor. Bu alandaki iş birliğimizi önümüzdeki dönemde daha da ilerleteceğimize inanıyorum*” temennisinde bulundu.

“THY, Amerika’ya On Noktadan Direk Uçuş Gerçekleştiriyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Hava Yolları’nın Amerika'da hali hazırda on noktaya doğrudan uçuş gerçekleştirdiğini belirterek “23 Eylül'de Dallas Havaalanı'na da uçuşlar başlayacak. Türk Hava Yolları’nın gelişmiş ağıyla kurulan bu hava köprüsünün, turizm başta olmak üzere ilişkilerimizin her boyutuna müspet yansımaları olacağı aşikardır. Kıymetli dostlarım sizler aslında iki ülkenin arasındaki dostluğun, ortaklığın elçilerisiniz. Sizlerin bu dostluğa katkısı büyük olacaktır. Türkiye ve ABD arasındaki ekonomik ve ticari ortaklığın gerçek potansiyeline ulaşmasında sizlerin vereceği güçlü desteğin katkısı büyük olacaktır. Önümüzdeki bu kazançlı potansiyelden daha fazla faydalanmak için karşılıklı diyalog ve iş birliğini artırmalıyız. Bu amaçla Amerika'nın farklı sektörel önceliklere sahip 50 eyaletine yönelik yerel odaklı ticaret politikaları geliştiriyoruz” dedi.

“ABD’nin Tek Taraflı Ticareti Engelleyen Kararlarını Değiştirmek İçin Rol Alın”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş insanlarından ABD’nin Türkiye’ye yönelik almış olduğu tek taraflı ticareti engelleyen kararlarını değiştirmek iş dünyasına da rol alması gerektiğini belirterek “Biz bu doğrultuda samimiyetle çalışırken Amerika'nın Türkiye'ye yönelik ticareti engelleyici bazı tek taraflı uygulamaları işimizi zorlaştırıyor. Bununla birlikte bu meselelerin karşılıklı çıkar ve anlayış temelinde diyalog yoluyla çözüme kavuşturulacağını düşünüyoruz. Siz değerli iş insanlarına elbette bu konuda büyük rol düşmektedir. Ticaretimizin önündeki engellerin kaldırılması hususunda Amerikan makamları nezdinde girişimlerde bulunmanızı bekliyoruz. Türk-Amerikan ilişkilerinin ilerletilmesi için sizlerin ve iş konseylerinin göstereceği katkıların çarpan etkisi yapacağı şüphesizdir. Tek gündemi Türk-Amerikan ilişkilerini zehirlemek olan bazı lobilerin ve çıkar gruplarının, ülkemiz aleyhindeki asılsız karalama kampanyalarının gerçek amacını ve arz ettiği tehlikeyi de çok iyi gördüğünüzü biliyorum. Bu art niyetli, hukuki ve tarihi gerçeklerden uzak bu faaliyetlere karşı sağlam bir duruş sergileyeceğinize inanıyorum” ifadeleriyle konuşmasına son verdi.