Hilafet Kimin Projesi?
29 Ağustos 2013

Hilafet Kimin Projesi?

Köklü Değişimin 16.08.2013 tarihinde İstanbul Fatih ve Ankara Kocatepe camisin de organize ettiği Mısır da katledilen Müslümanlar için gıyabi cenaze namazı ve basın açıklaması görsel, yazılı ve sosyal medyada geniş yankı buldu. Bu organizeler de yapılan basın açıklaması, açılan pankartlar ve söylenen sloganlar her zaman ki gibi birçok kesimi rahatsız etti. Rahatsızlıklarının sebebi tabi ki, yapılan basın açıklamasında, pankartlar da ve sloganlar da öne çıkan Hilafet Devleti talepleri ve demokrasinin reddi idi.

Bu durum karşısında rahatsız olan kesimlerin köşe yazarları devreye girdi, makaleler yazıldı, hep bir ağızdan linç girişimi başladı. ”Bunlar marjinaller”,”bunlar bir avuç radikaller”, ”Hilafet batı projesi,””korkmayın, korkmayın Hilafet isteyenler cami avlusun da, demokrasi isteyenler meydanlara sığmıyor.”

Yapılan bu karalamalarda ve iftiralar da en öne çıkanı Hilafet in Batı projesi olduğu iddiasıdır. Ben bu yazımda hilafetin kimin projesi olduğuna cevap vereceğim.

Allah Subhanehunun göndermiş olduğu son din İslam, Hz. Muhammed’e (s.a.v.) Mekke de başlayıp, Medine’de İslam devletini kurmasıyla, İslam’ı tatbiki, yaymayı ve korumayı emretmiştir. İslam onun vefatından sonrada bu işin nasıl olması gerektiğini, Kur-an’da, Sünnette ve Sahabe icmasın da açık bir şekilde ortaya koymuştur. Biz burada bütün delileri değil, sadece birkaç tanesini konunun anlaşılması için zikredeceğiz.

Kur-an daki delillerden bir tanesi;

وَأَنْ احْكُمْ بَيْنَهُمْ بِمَا أَنزَلَ اللَّهُ وَلا تَتَّبِعْ أَهْوَاءَهُمْ وَاحْذَرْهُمْ أَنْ يَفْتِنُوكَ عَنْ بَعْضِ مَا أَنزَلَ اللَّهُ إِلَيْكَ

“Onların aralarında Allah’ın indirdiği ile hükmet/yönet ve onların arzularına uyma. Allah’ın sana indirdiği hükümlerin bir kısmından seni saptırmalarına dikkat et.” (Maide:49)

Rasul’e hitap, onu tahsis edecek bir delil gelmedikçe ümmetine hitaptır. Burada öyle bir şekil varid olmuş değildir. Bu hitap Müslümanlardan yönetimi ikame etmeyi istemektedir.

Peki, İslam, Müslümanlardan yönetimi ikame etmeyi istedi bu nasıl olacak. Bunun cevabını sünnette ve sahabe icmasın da görüyoruz. Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu;

من مات ولم يعرف إمام زمانه مات ميتة جاهلية

"Asrının imamını (halifesini) tanımadan ölen kimse cahiliyye ölümü üzere ölmüş olur."

İbni Hanbel ve Taberani'de şöyle bir hadis geçiyor:

مَنْ مَاتَ وَلَيْسَتْ عَلَيْهِ طَاعَةٌ مَاتَ مِيتَةً جَاهِلِيَّةً

"Boynunda biat olmaksızın ölen kimse cahiliyye ölümü üzerine ölmüş olur."

Sahabeler bu deliller karşısında Rasulullahın (s.a.v.) vefatıyla birlikte ilk iş olarak Halifenin seçimi ile meşgul olup, Rasulullahın (s.a.v.) cenazesinin defni işini iki gece geciktirmişlerdir. Cenazenin defni farz iken Halife seçimiyle meşgul olmalarına, sahabeler itiraz etmemiş ittifakla Halifenin seçilmesini beklemişlerdir.

Hz. Ömer’in bıçaklanıp öleceği anlaşıldığın da ondan Halife seçmesini istediklerin de bunu reddetmiş, ısrarlar üzerine altı aday belirleyip üç gün içinde bir halife belirlemezler ise muhalif olanın öldürülmesini emretmiştir. Hz. Ömer’in üç günlük süresine hiç kimsenin itiraz etmemesi, sahabe icmasına işaret eder. Böylelikle Müslümanların üç günden fazla bir süre halifesiz kalmaları, onları günahkâr yapar. Halifenin nasb edilmesinin farziyeti hakkında ki Sahabelerin icması bize tevatür yoluyla nakledilmiştir. Bundan dolayı bir Halifenin nasb edilmesi Ümmetin üzerine farz’dır.

İslam; yalnızca kişi ile Allah arasındaki ve kişi ile nefsi arasındaki ilişkileri düzenleyen manevi, ahlaki bir din değil, aynı zamanda kişi ile diğer insanlar arasındaki, toplum ile devlet arasındaki, devletlerarası ilişkileri de düzenleyen, kapsamlı bir hayat nizamıdır. Bu hayat nizamının hayatta ki pratiği Hilafet’tir.

Hilafet hakkında ortaya koyduğumuz bu şer-i delillerden sonra, Hilafetin batı projesi olduğunu iddia edenlere şunları soruyorum;

-Hilafet mi yoksa demokrasi mi batı projesi?

-Hilafet mi yoksa dinler arası diyalog mu batı projesi?

-Sizce hangisi batı projesi?

Hilafet devleti İslam’ın ve onu tekrar ikame etmek isteyen, hiçbir kınayıcının kınamasından korkmayan bu yolda canını, malını ve sevdiklerini ortaya koyan, muhlis, muvahhid ve cesur Müslümanların projesidir.