Köklü Değişim Kadın Kolları, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları’nın Anıtkabir ziyaretini eleştirdi.

“Türk Kadınının Seçme ve Seçilme Hakkını Elde Etmesinin 84. Yıl Dönümü” dolayısıyla 5 Aralık günü düzenlenen program çerçevesinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın da aralarında bulunduğu AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları heyeti Anıtkabir’e bir ziyaret gerçekleştirmiş ve Emine Erdoğan, Anıtkabir Özel Defteri’ni imzalamıştı.

Köklü Değişim Kadın Kolları sosyal medya hesabından yayımlanan metni sizlerle paylaşıyoruz:

İktidarın Oluşturduğu Siyasetçi Kadın Profili Kime Hizmet Ediyor?

5 Aralık günü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, “Türk Kadınının Seçme ve Seçilme Hakkını Elde Etmesinin 84. Yıl Dönümü” dolayısıyla AK Parti Genel Merkez Kadın Kollarınca düzenlenen programa katıldı. Erdoğan, AK Parti’nin 5 milyona ulaşan kadın üyesiyle kadınları siyaset dünyasına, toplumsal hayata aktif biçimde dâhil eden yegâne hareket olduğunu vurguladı. Yine Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, kadın milletvekilleri, muhtarlar, bürokratlar, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşlarının kadın temsilcileri ile Anıtkabir'i ziyaret etti ardından da Anıtkabir Özel Defteri'ni imzaladı.

Sayın Emine Erdoğan’ın “kadınları siyaset dünyasına, toplumsal hayata aktif biçimde dâhil eden yegâne hareket” olarak tanımladığı AK Partinin bozuk ideolojisi; Atatürk ilke ve inkılaplarına saygı, sevgi ve muhabbet duyan, Anıtkabir’de, bayramlaşma edasıyla Cumhuriyetin sözde kazanımlarından dolayı birbirini “kutlayan”, başı örtülü ama CHP zihniyetli, demokrasiyi ve laikliği benimseyen bir kadın profili üretmiştir. AK Parti, 27. döneminde 53 kadın Milletvekiliyle övünüyordu. Bu milletvekillerinin kadına dair hangi soruna çözüm bulduğunu sormak gerekmez mi? Zira iktidara geldiklerinden beri Türkiye’de kadın, çocuk ve aile tarih boyunca görmediği kadar büyük zarar görmüştür.

AK Parti iktidar olduğundan beri Türkiye’de kadına karşı şiddet resmi olarak %1400, boşanmalar son on yılda %82 artmıştır. 2001’de 6 aileden birisi boşanırken 2018’de 3 aileden birisi boşanmıştır. 2017’de Türkiye’de 400’den fazla kadın boşanma nedeniyle öldürülmüş, buna ilaveten anneden intikam almak için 20 çocuk öz babası tarafından öldürülmüştür…

2016 yılında Türkiye’nin doğurganlık hızı 2,1 çocuğa düşerek nüfusun yenilenmesi için gereken doğum oranının altında kalmıştır. 2008-2013 arasında çocuk suçluluk oranları 4 katından fazla artmıştır. Ancak öte yandan iffet ve hayâ ayaklar altına alınmış, Türkiye'deki hayat kadını sayısı 150 bine ulaşmış, namusuyla yaşamak isteyen binlerce Müslüman kadının kocası ise sırf 18 yaşından önce zina etmek yerine kendi arzularıyla ve severek evlendikleri için tecavüzcü ilan edilmiş, hapse atılmıştır. Fakat AK Partili kadın siyasetçilerinin en büyük başarısı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yayınladığı araştırma raporlarından yansımaktadır. Bu raporlarda “Aile kadınlar için güvenli bir ortam değildir” ve “evlilik” şiddet sebebidir denmiştir. Tüm bu vahim tabloyu taçlandırırcasına da AKP’nin kadın milletvekilleri ve siyasetçileri koşarak Mustafa Kemal’in huzuruna gitmişlerdir!

Hiç şüphesiz Müslüman kadınların düşünceleri, AK Partili kadın siyasetçilerin sergilediği bu fasit düşüncelerden berîdir. Halkın içindeki Müslüman kadınların siyaseti Mustafa Kemal’in getirdiği demokratik laik siyaset değil, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in getirdiği İslami siyasettir.

Tüm dünya kadına zulmederken, İslam kadına siyaseti -emr’i bil maruf ve nehyi anil münkeri- farz kılmıştır! İslam kadına seçme hakkını bundan 14 asır öncesinde vermiştir. Bugün adeta cellatlarına âşık olmuşçasına bir davranış sergilemek, AK Partili kadınların kafasındaki karışıklığın apaçık delilidir.

Bugün bizlere İslam’ı yegâne ideoloji olarak benimsemiş, gayri-İslami her türlü fikir ve uygulamayı “güneşi sağ elime, ayı sol elime” verseniz de kabul etmem şiarıyla reddetmiş, aklı ve yolu berrak olan kadın siyasetçiler lazımdır! Demokrasi ve laiklik, feminizm ve cinsiyet eşitliği gibi habis fikirlerden arınmış, sırf Allah’ın rızasını kazanmak için İslami fikirlere, görüşlere ve hükümlere davet eden kadınlara ihtiyacımız vardır! Ümmetin ve bilhassa kadınların ve çocukların karşı karşıya kaldıkları sorunların İslam beldelerinde tatbik edilmekte olan gayri İslami sistemlerden, hayat tarzlarından ve değerlerden kaynaklandığını korkmadan ve açıkça ifade eden siyasetçi kadınlara muhtacız! Müslüman siyasetçi kadın ise İslam ideolojisini benimsemiş ve sahih İslami çözümlerin ancak kapsamlı bir şekilde İslam Şeriatını tatbik eden Raşidî Hilafetle mümkün olduğunu anlatan kadındır.

İşte bu nedenle Köklü Değişim Kadın Kolları olarak bizler; ezilen, mağdur edilen ve zihni karıştırılan tüm kadınları, izzeti İslam düşmanlarının yanında değil de Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın yanında arayamaya çağırıyoruz. Onuru ise Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in ve Mü’minlerin yanında bulmaya, bunun için fikir ve bakışı yeniden İslam üzere tashih etmeye davet ediyoruz!

Köklü Değişim Kadın Kollar