Almanya, Doğu Akdeniz’de Seyreden Türk Gemisinde Silah Aradı
23 Kasım 2020

Almanya, Doğu Akdeniz’de Seyreden Türk Gemisinde Silah Aradı

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Türkiye'den ayrılıp Libya’ya doğru yola çıkan bir yük gemisi Pazar gecesi Yunanistan’ın güneybatısında, Avrupa Birliği’nin (AB) İrini Harekatı kapsamında bir Alman fırkateyni tarafından durdurularak arandı. Türkiye Cumhuriyeti’ni Akdeniz’de aşağılayan bu durumu Dışişleri Bakanlığı protesto etti. Daha önce Fransa defalarca Türk gemilerinin Libya'ya silah taşıdığını ve BM kararlarını ihlal ettiğini iddia etmişti.

Geçen hafta Türkiye'den ayrılan 16 bin tonluk Roselina-A adlı yük gemisinin, Birleşmiş Milletler'in (BM) Libya'ya yönelik silah ambargosunun denetlenmesi amacıyla AB tarafından Doğu Akdeniz'de başlatılan İrini Harekatı'na katılan Hamburg adlı fırkateyn tarafından, silah taşıdığı şüphesiyle durdurulduğu açıklandı.

Almanya Savunma Bakanlığı, personelin arama yapmak üzere gemiye çıktığını ancak Türkiye'nin AB nezdinde olayı protesto etmesi üzerine aramayı tamamlamadan ayrıldığını söyledi. Sözcü, kısmi aramada şüpheli bir yüke rastlamadıklarını da beyan etti.

Almanya Savunma Bakanlığı, Rosalina-A'nın Pazar gecesi, Libya'nın Bingazi kentinin 200 kilometre kadar kuzeyinde bir noktada, standart kurallara uyularak durdurulduğunu, Türkiye’nin izni için saatlerce beklendiğini, gemiye sonra binildiğini, daha sonra itirazların bildirilmesi üzerine çekildiklerini ifade etti. Bu ifadelere göre Türkiye’nin izni olmadan gemide arama yapıldığı ortaya çıkmış oldu.

Türkiye, Alman fırkateyninin izin almadan arama yapmaya çalıştığını ve bu nedenle uluslararası hukuku ihlal ettiğini açıkladı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Türk bayraklı bir ticari geminin Irini Harekâtı kapsamında aranmasına ilişkin açıklamada bulundu.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Irini Harekâtı, AB tarafından yürütülen; ancak amacı ve faydası tartışmaya açık bir harekâttır. Bu harekât çerçevesinde dün (22 Kasım) “Hamburg” isimli Alman savaş gemisi, Ambarlı Limanından Misurata’ya boya, boya malzemesi ve insani yardım malzemesi taşımakta olan “MV Roseline A” adlı Türk bayraklı ticaret gemisini sabah saatlerinde ayrıntılı şekilde sorgulamıştır. Kaptan işbirliği göstererek geminin yükü ve seferi hakkında ayrıntılı bilgi paylaşmıştır. Buna rağmen saat 17:45’te Irini Harekâtı silahlı unsurları tarafından gemiye çıkılarak uzun saatler süren bir “denetleme” yapılmıştır. Tüm personelin, Kaptan dâhil, zorla üstleri aranmış, bütün personel bir yerde toplanarak alıkonulmuş, Kaptanın başına silahlı asker dikilerek, zor kullanmak suretiyle konteynerler aranmıştır.

Söz konusu müdahale, ne bayrak devleti olarak ülkemizin, ne de gemi kaptanının rızası alınarak gerçekleştirilmiştir. Kaptanın taşınan kargonun niteliğine dair beyanlarına rağmen, muğlak bir şüphe üzerine başlatılan ve geceyarısı sonrasına kadar devam eden bu müdahale, ancak ülkemizin ısrarlı itirazları üzerine sonlandırılmıştır. Silahlı personel sabaha kadar ticaret gemisinde beklemiş, sabah saat 09:38’de gemiyi terk etmiştir.

Silah ambargosunu ihlal etmediği görülen gemimizin ağır hava şartları altında saatlerce güzergâhından alıkonulmasını, ayrıca denetleme sırasında personele adeta suçlu muamelesi yapılmış olmasını esefle karşılıyoruz. Yetkisiz ve güç kullanılarak yapılan bu eylemi protesto ediyoruz. Bundan doğabilecek zarar ve kayıplara karşı ilgili gerçek ve tüzel kişilerin her türlü tazminat hakkı tabiatıyla saklı olacaktır.

Uluslararası sularda ticari gemilere müdahale edilebilmesi için bayrak devletinin rızasının alınması esastır. Libya silah ambargosuna dair BMGK kararları bu yükümlülüğü ortadan kaldırmamaktadır.

AB’nin ne meşru Libya Hükümetiyle, ne ülkemizle, ne de NATO’yla istişare etmeden başlattığı Irini Harekâtının tarafsızlığı hâlihazırda tartışmalıdır. Hal böyleyken, ülkemizden Libya’ya taşımacılık yapan gemilere uygulanan bu çifte standartlı ve hukuk dışı muamele asla kabul edilemez.

Daha önce de birçok kez belirttiğimiz gibi İrini operasyonu taraflı bir operasyondur. Darbeci Hafter'e gelen silah desteklerini denetlemeyen, keyfi uygulamalarda bulunulan, meşru Libya hükümetini cezalandırmaya yönelik bir harekattır."

Numan Kurtulmuş: “Korsan Müdahale Kabul Edilemez”

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş ise konuyla ilgili açıklamasında, "Türkiye'den Libya'ya giden Türk ticaret gemisine yönelik bir Alman fırkateyninden yapılan korsan müdahale kabul edilemez" ifadesini kullandı.

Kurtulmuş, Twitter'dan yaptığı paylaşımda, "Uluslararası hukuka tamamen aykırı bu barbarlığa karşı her türlü yasal hakkımızı kullanmaktan çekinmeyeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

Milli Savunma Bakanlığı: “İzin Alınmadı, İkazlar Dinlenmedi”

MSB'den yapılan yazılı açıklamada Türkiye'den gemide arama yapma izni alınmadığı belirtildi:

"Gemi, dün gece Yunanistan Deniz Kuvvetlerinden bir komutanın sevk ve idaresinde yapılan İrini Harekatı'nda görevli bir Alman fırtakeyni tarafından Mora Yarımadası'nın güneybatısında uluslararası hukuka aykırı bir şekilde durduruldu.

Deniz hukukuna göre, gemilerde arama yapabilmek üzere gemiye personelin çıkması için bayrak devletinin rızasının alınması gerekiyor. Türkiye'den böyle bir izin almadan Hamburg Fırkateyni'nin personeli gemiye helikopterden iniş yaptı."

MSB: “Her Şey Kayda Alındı”

MSB, gemideki personelin, askerlerin helikopterden inişini ve Hamburg Fırkateyni'nin Roselina-A gemisi çevresindeki hareketlerini an be an kaydettiklerini de belirtti. Bakanlığın açıklamasında şu ifadeler de yer aldı:

"Geminin süratini düşürerek, yolundan engelleyen askerler Türkiye’den izin almadan, yapılanın hukuki olmadığı yönünde yapılan tüm ikazlara uymayarak gemideki tüm konteynerleri açarak aradı. Sabahın ilk ışıklarına kadar süren aramanın ardından gemide insani yardım malzemesi, bisküvi gibi gıda maddeleri, boya gibi maddeler dışında bir şey olmadığını anlayan askerler gemiden ayrıldı."

MSB, Roselina-A adlı geminin Libya'daki Mistrata limanına doğru yolculuğuna devam ettiğini kaydetti.

Türkiye'nin konuyla ilgili olarak uluslararası kuruluşlar nezdinde girişimlerde bulunacağını da kaydeden MSB, İrini Harekatı'nı da sorguladı:

"2292 No’lu BM Güvenlik Konseyi kararında meşru hükümet Milli Mutabakat Hükümeti ile istişare ve izin zorunlu kılınmış olmasına rağmen başlatılan İrini Harekatı, taraflı ve yasa dışı bir operasyon olarak tepki çekiyor."